MEMLEKETE HOŞ GELDİNİZ

   
  Ordu Değişim Gazetesi
  Ana Sayfa
 


Süleyman Felek Cad. 2/2 Altınordu/ ORDU 
İLETİŞİM: 0 555 559 15 63

 

       

Bize ulaşabileceğiniz elektronik posta adresimiz: 

ordudegisimgazetesi@hotmail.com

 Facebook:  Değişim Gazetesi ORDU

 Instagram: @degisimgazetesiordu - @erolkaraermedya

22 MART DÜNYA SU GÜNÜ

 

Dünyamızın 2/3’ü su ile kaplıdır. Yerküre’de bulunan suyun % 97,5’i okyanuslarda bulunan tuzlu sulardan oluşmaktadır. Geriye kalan % 2,5 oranındaki tatlı suyun büyük bir kısmı kutuplarda buzul ve çok derin jeolojik tabakalarda yeraltı suyu olarak bulunur. 
Ulaşabildiğimiz temiz su kaynakları; göller, rezervuarlar, nehirler ve dereler olup Yerküre’deki toplam tatlı su potansiyelinin %0,10’unu oluşturmaktadır. 
Sınırlı su kaynaklarımızı korumalı ve tasarruflu kullanmalıyız. 
Su Tasarrufu Önerilerimiz
Sebze-meyveleri su dolu bir kapta yıkayınız ve yıkadığınız suları bitkileri sulamada kullanınız. 
Daha kısa süreli duş alınız veya akıllı duş başlıkları kullanınız. 
Lavaboda ellerinizi sabunlarken musluğu açık bırakmayınız. Musluğu sadece ellerinizi yıkadığınız zaman açınız ve ellerinizi temizledikten sonra kapatınız. 
Çamaşır makinesi ve bulaşık makinesi gibi ev aletlerini tam kapasite kullanınız. 
Tuvaletlerde suyu gereksiz yere kullanmamak için sadece ihtiyacınız olduğunda sifonu çekiniz.
Bahçe ya da bitki sulamalarını günün en sıcak saatleri yerine, daha serin saatlerde yapınız. 
Arabanızı yıkarken hortum yerine kovaya su doldurarak bez ile temizlik yapınız. 
Dişlerinizi fırçalarken musluğu kapatınız.



ALTINORDU İLÇESİNDE 5 MAHALLEYE İÇME SUYU SAĞLAYACAK SU ALMA YAPISI MODENİZE EDİLDİ

OSKİ Genel Müdürlüğü içme suyu çalışmalarına ara vermeden devam ediyor.
Altınordu ilçesi Uzunmusa, Kurtulmuş, Dikence, Yağızlı ve Kızılhisar Mahallelerine içme suyu sağlayan mevcut su alma yapısı ihtiyaçlara cevap veremiyordu. 
Özellikle yaz aylarında nüfusun yoğun olduğu ve mevsimin kurak geçtiği dönemlerde mevcut su alma yapısının depolama hacmi yetersiz kalmaktaydı.
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’ in talimatları doğrultusunda OSKİ Genel Müdürlüğü bölgenin içme suyu sorunlarını çözecek çalışmalara başladı.      
Altınordu ilçesi Uzunmusa, Kurtulmuş, Dikence, Yağızlı ve Kızılhisar Mahallelerine içme suyu temin etmek amacıyla 10 bin m3 depolama hacminde yeni bir su alma yapısı inşa edildi. 
Yeni su alma yapısı ile; depolama kapasitesi 100 kat artırıldı.






Başkan Güler'in aslında 'enkaz' devraldığı ortaya çıktı
 
Ordu’da muhalefet partisinin belediye başkan adayı tarafından gündeme taşınan 'borç' söylemleriyle oluşturmak istediği algının aslında gerçekle alakasının olmadığı ortaya çıktı. 
 
 
 
 
Ordu Büyükşehir Belediyesi (OBB) hakkında ağır borç yükü olduğu iddiasıyla son günlerde oluşturulan algı ve söylemlerin 'yalan' olduğu belgelendi, dile getirilen rakamların da gerçek rakamlardan çok uzak olduğu ortaya çıktı. 
 
Son günlerde OBB'nin 9 milyar TL olarak dile getirilen sözde borç rakamının, aslında 3 milyar TL olduğu açıklandı. Başkan Güler'in Ordu Büyükşehir Belediyesi'ni de 2019 yılında sözü edildiği gibi 180 milyon TL'lik borçla değil, 846 milyon TL'lik borçla adeta 'enkaz' halinde devraldığı ortaya çıktı.
 
31 Mart 2024 Mahalli İdareler Genel Seçimleri öncesinde muhalefet partisinin belediye başkan adayının Ordu Büyükşehir Belediyesi'nin borç kalemleri hakkında yaptığı açıklamalar, Büyükşehir Belediye Meclisi'nde gündeme geldi. Büyükşehir Belediyesi'nin CHP'li Meclis üyesi Sami Torun, Ordu Büyükşehir Belediyesi'nin 8-9 milyar TL olarak dillendirilen bir borcunun olup olmadığının açıklanması yönünde soru önergesi verdi. 
 
BAŞKAN GÜLER: "KÜLLİYEN YANLIŞ HATTA YALAN"
 
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr.Mehmet Hilmi Güler, kamuoyunda oluşturulmak istenen algının gerçekle ilgisinin olmadığını belirterek "Külliyen yanlış hatta yalan denecek kadar" ifadelerini kullandı.
 
PLAN BÜTÇE RAPORU 'YALAN'I ORTAYA ÇIKARDI
 
Başkan Güler, Meclis üyelerinin bilgilendirilmesi amacıyla Plan Bütçe Komisyonu Başkanı Hüseyin İnanır'a söz verdi. Büyükşehir Belediyesi'nin tüm borç miktarını çıkardıklarını belirten İnanır, şu ifadeleri kullandı:
 
"İller Bankası'nda 180 milyon borç var denilmişti, borç 569 milyon. SGK ve vergi dairesine borç yok denildi, borç 47 milyon. Piyasa borcu yok denildi, piyasa borcu 71 milyon. Bahsedilmeyen süreli borçlar denilen emanet hesaplara olan borç 138 milyon. Kasada 66 milyon para olduğu söylendi, kasada 38 milyon. Bu rakamların hepsi resmi kayıtlarda mevcut. Engin Tekintaş Bey'in bize devrettiği borç 820 milyon. 2019 yılında 510 milyon TL ile devraldığımız bütçe ile toplam 846 milyon borç vardı. Yani devraldığımız borç, 2019 yılı bütçesinden bile yüzde 165 fazla."
 
"BORCUMUZU HER GEÇEN GÜN KÜÇÜLTÜYORUZ"
"GERÇEK BORÇ 3 MİLYAR TL"
 
"Şimdi ise borcumuzu bütçemizin yüzde 65 oranına kadar düşürmüş bulunmaktayız. Eğer borcumuz bütçemize oranla artmış olsaydı, 7.7 milyar borcumuz olacaktı. Ancak bugün bizim borcumuz 3 milyar TL. Biz hem bütçemizi büyüttük hem de borcumuzu ödeyerek borcumuzu küçülttük. Büyükşehir Belediyemiz'in 3 milyar borcuna karşılık 2019 yılından bugüne kadar belediyemize kazandırdığımız 250 adet iş makinesi, plent tesisleri, satın aldığımız arsalar vb. değeri 4.5 milyar liradır. Yani borcumuzu ödemişken, kasamızda da 1.5 milyar paramız var demektir. Kamuoyunun da söylenen gibi borcumuz 9 milyar değil, 3 milyardır" açıklamasında bulundu.
 
DEMİRCİ: "YALANIN YAYILMA HIZI SESTEN HIZLI"
 
Söz alan AK Parti Grup Başkanvekili ve Akkuş Belediye Başkanı İsa Demirci de söz alarak yaptığı açıklamada, oluşturulmak istenen yalan ve yanlış algı ve söylemleri "Yalanın yayılma hızı sesten hızlı" diyerek tepki gösterdi.
 
Başkan Demirci, "Piyasada konuşan, yazılan haberler doğruysa biz öldük bittik demektir. Belediyemizin borcu 3 milyar olarak açıklandı. Demek ki, iddia edilen rakam yalanla piyasada dolaşıyor. Zaten yalanın yayılma hızı da sesten hızlıdır" ifadelerini kullandı. Başkan Demirci, gözden kaçırılan bir noktaya da dikkatleri çekerek, "Geçmiş dönemin borçlarını ödemeye ise 2019'da yani Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Dr.Mehmet Hilmi Güler döneminde başladık. Bunu söyleyen yok, ama borç konuşuluyor" dedi.
 
BAŞKAN GÜLER: "SEVGİYİ BÜYÜTELİM DEDİKÇE KAVGA KÜLTÜRÜ ORTAYA ÇIKIYOR"
 
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr.Mehmet Hilmi Güler de konuya ilişkin olarak son sözü yine kendisi söyledi, "Bunlar resmi rakamlar hem Sayıştay'ı ile hem denetimleri teftişleri ile yapılan şeyler. Rakamımız budur" dedi. 
 
Başkan Güler açıklamalarını şu şekilde sürdürdü: 
 
"Buna karşılık bir yığın eski davalar devam ediyor. Bunlardan bahsetmek istemiyorum benim tarzım değil. Gerekmedikçe de cevap vermiyorum. Bütün yanlışları düzeltmeye kalksak zaman yetmez. Hizmeti geçen herkese teşekkür ediyoruz. Rakamımız budur. Kamuoyunun yanıltılmasına gönlümüz razı olmuyor. Çünkü biz siyasetin temiz olmasını, kavga kültürünün olmamasını, sevgiyi büyütelim dedikçe biraz zorlukla karşılaşıyoruz, ama hepsinin üstünden geleceğiz. Biz zengin bir belediyeyiz. Mahkemelik değiliz. Gayet güzel gidiyoruz. Nazar değemesin derken bu tür yanlışlarla uğraşıyoruz. Bataklıktaki sivrisinekleri teker teker ortadan kaldıramazsınız, ama biz o bataklığı kurutacağız."
 
"BELDE EVLER VE DURUGÖL'Ü KURTARDIK"
 
Kamuoyunda dillendirilen bir diğer yalanın da, geçen dönem satışı yapılan, bu dönem ise kurtarılan Belde Evler ve Durugöl olduğunu dile getiren Başkan Güler, "Belde evlerdeki yer tamamen bize kaldı. Hesap edilemeyecek kadar büyük bir rakam. Ayrıca Durugöl'den imardan inşaattan kurtardığımız kapalı alan yapılacak yerler serbestti ve emsali 2.5'tu. Burada da çok büyük bir kazanç sağlamış olduk. Ünye Çamlık'ı ve diğerlerini hesap edersiniz, burada sadece Belde'de halkımızın kullanımına açtığımız yerle beraber bunların parasını koyduğumuz zaman akıl alır rakamlar değil" ifadelerini kullandı.







BAŞKAN GÜLER’LE BİR HAYAL DAHA GERÇEK OLUYOR
KABADÜZ’DE DOĞALGAZ DAĞITIM TESİSİNİN İNŞAATI TAMAMLANDI
 
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, seçim döneminde söz verdiği yatırımları bir bir hayata geçirmeye devam ediyor. Bu kapsamda yıllardır hayal bile edilemeyen doğalgaz çalışmaları sahil bandını aşarak yüksek rakımlı ilçelerden biri olan Kabadüz’e de ulaştı. 
Bu kapsamda Kabadüz ilçesinde geçtiğimiz aylarda başlayan doğalgaz çalışmaları kapsamında, ilk betonu dökülen doğalgaz dağıtım tesisinin inşaatı tamamlandı. 
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, girişim ve çalışmaları sonrası doğalgaz yatırım programına aldırdığı Kabadüz’de inşaatı tamamlanan doğalgaz dağıtım tesisinde incelemelerde bulundu.
Esenyurt Köprüsünde vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılanarak konvoyla ilçe merkezine ulaşan Başkan Güler, vatandaşların yoğun teveccühü ile karşılandı.
 
“İLÇEMİZE HAYIRLI OLSUN”
Doğalgazın önemli bir yatırım olduğuna dikkat çeken Başkan Güler, Çambaşı Yaylası’ndaki otele de BOTAŞ vasıtasıyla doğalgaz ulaştırılacağını söyledi. 
 
Başkan Güler sözlerini şöyle sürdürdü: 
“Doğalgaz büyük bir kolaylık ve büyük bir imkân. Ayrıca bölge için büyük bir ekonomi. Bakanlığımız döneminde Allah nasip etmişti. Ordu’ya, Karadeniz’e bütün illere götürmüştük. Şimdi de güzel Kabadüz ilçemize doğalgazı getiriyoruz. Ayrıca Çambaşı Yaylası’ndaki otele BOTAŞ vasıtasıyla doğalgazı ulaştıracağız. Çalışmalar bir bütünlük halinde devam ediyor. Bölgenin kalkınmasına da önemli bir katkı olacak. Hanımlarımız daha az yorulacak, nüfus artacak. Bu bir uygarlık. İnşallah kendi gazımızı bulduğumuzda da kendi gazımızı buraya bağlamış oluruz. O zaman dört dörtlük olur. İlçemize hayırlı olsun.”
 
BAŞKAN GÜLER’E TEŞEKKÜR
Kabadüz Belediye Başkanı Yener Kaya da Başkan Güler’e verdiği katkılar için teşekkür ederek, “Kabadüz’ümüzün hayali olan doğalgazımıza yavaş yavaş, kademe kademe kavuşuyoruz. Şuan 30 milyon yatırımla yapılan istasyon hayata geçti. Allah sizden razı olsun. Enerji Bakanı’yken bu doğalgaz hattını Ordu’ya götürürken bizim ilçemizden geçirmişsiniz. Önceden belki çok büyük tepkiler vardı belki ama şimdi bir velinimet olduğunu herkes görüyor. Biz sizlere çok teşekkür ediyoruz. İnşallah ilk olarak Çambaşı merkezinde akabinde de diğer mahallelerimizde bu süreç devam edecektir” diye konuştu.
 
HİLMİ GÜLER FATSA’NIN DA DESTEĞİNİ ARKASINA ALDI
 
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Dr. Mehmet Hilmi Güler, Fatsa ilçesinde meşale ve tezahüratlar ile karşılandı. 
Çeşitli temas ve ziyaretlerde bulunmak üzere Fatsa ilçesine giden Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Dr. Mehmet Hilmi Güler AK Parti Teşkilatı, sanayi esnafını ziyaret etti, mahalle muhtarlarları ile toplantılar yaptı. 
 
“YENİ PROJELERLE FATSA’NIN SANAYİSİNİ KALKINDIRACAĞIZ”
Fatsa sanayi esnafı ile bir araya gelen Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Dr. Mehmet Hilmi Güler, ikinci beş yılda Fatsa’yı yıldız yapacaklarını söyledi.
Başkan Güler şöyle konuştu:
“Fatsa bir sanayi kenti. Fatsa’nın geleceğini biz sanayi üzerine düşünüyoruz. İmalathaneden fabrikaya geçmemiz lazım. Bunun için eksiğimizi planlayacağız. Limanı büyüteceğiz. Bütün malzemeler buradan gidecek. Fatsa Belediyemiz, Ordu Büyükşehir Belediyemiz ve diğer komşu belediyelerimiz ile bu çalışmaları birlikte gerçekleştireceğiz. Bu işin en büyük mimarı da sizlersiniz. Ekonomik kalkınma çok önemli. Bu kalkınmada kaynaklarımızı iyi kullanacağız”
 
Fatsa’da 5 yılda büyük çoğunluğu altyapı olmaz üzere sıkı ve büyük bir çalışma gerçekleştirdiklerini kaydeden Güler, “Biz Büyükşehir olarak Fatsa’ya 450 milyon yatırım yaptık. Yolsuz ve susuz olmuyor. Kendi makinelerimiz ile yapıyoruz. Bizim 250 kendi iş makinemiz var. Mal sahibiyiz. Kiralamadık kendimiz satın aldık. Kendi taş ocağımızla, kendi asfalt plentimizle bu işleri yaptık. Fatsa’nın su sorunu vardı. Bu sorunun elektrik kesintisinden kaynaklı olduğunu bulduk ve trafolar jeneratörler alarak bu işi çözüme kavuşturduk. Şimdi yeni projelerle Fatsa’nın sanayisini kalkındıracağız. İkinci beş yılında Fatsa’yı yıldız yapacağız.” dedi. 
“5 YIL İÇERİSİNDE 700’E YAKIN İŞ YAPTIK”
5 yıldır yoğun bir yol çalışması gerçekleştirdiklerini, 2024 Yerel Seçimlerinin ardından tekrar Ordu Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçilirse en az iki yıl içerisinde yol ve su sorununun kalmayacağını ifade eden Başkan Güler konuşmasında şunları kaydetti:
“Biz vaatlerimizin çok üzerinde işler yaptık. 700’e yakın iş yaptık. 772 mahallemiz var 272’sinde su problemi vardı. Şu anda 29’a düştü. İnşallah onu da bitireceğiz. Bunlardan da en fazla Fatsa’daydı. Bunun için OSKİ’yi buraya getirdik. Şehircilik denildiği zaman yolunu suyunu yaparsın ama çöp ile yaşayamazsın. Fatsa kokuyordu. Biz vahşi çöp alanlarını kaldırdık. Bu kadar zor coğrafyayı sizlerle birlikte başarıyoruz. Yol ağımız 27 bin 500 km. İstanbul’a gidiş gelişi bırakın Viyana’ya gidiş geliş kadar yol yaptık. Beş senenin iki senesi pandemi, bir yılı deprem. Bu çalışkan ekiple yaptık. Sadece Fatsa’da 220 km içme suyu hattı yaptık. Biz bundan sonra daha büyük işlere gireceğiz. İnşallah Allah nasip eder seçilirsek en az iki sene içerisinde yol ve su sorunu kalmayacak.” 
“YAPTIĞIMIZ İŞLERLE VAATLERİMİZİN ÇOK İLERİSİNE GİTTİK”
AK Parti Fatsa İlçe Başkanlığına geçerek burada partililer ile bir araya gelen Güler, klasik belediyeciliği aştıklarını, belediyecilikten de öte çalışma gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Güler konuşmasında şu sözlere yer verdi: 
“Biz zaten çöpü, yolu, suyu yapıyoruz. Bütün zamanların rekorunu kırdık. Belediyeciliğin çok ötesinde bir iş yapıyoruz. Yaptığımız işlerle vaatlerimizin çok ilerisine gittik. Bundan sonrada ekonomik kalkınmaya ağırlık vereceğiz. Fatsa çok güçlü. Burası çok önemli bir çekim merkezi haline gelecek. Bizim belediyeciliğimiz normal bir belediyecilik çalışması değil. Klasik belediyecilik değil”


2023 YILINDA OSKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

 
Ordu Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (OSKİ), 2023 yılında yapmış olduğu çalışmalar ile Ordu’yu şantiye alanına çevirdi.
Yapılan çalışmalar kapsamında; 256.197 metre içme suyu hattı, 33.490 metre kanalizasyon hattı, 15 adet su alma yapısı, 7 adet içme suyu deposu, 39.380 adet içme suyu arızası, 1.287 adet kanalizasyon arızası, 12.511 adet yeni abone, 49.268 adet sayaç değişimi, 3.110 adet içme ve atık su numune alımı ve 1.010 adet akustik dinleme cihazı ile kaçak tespiti çalışmaları yapılmıştır.
Haber Videosu : https://www.youtube.com/watch?v=_7sK0trNKGE



ÖCELİ MAHALLESİNE ALTINORDU İÇME SUYU ARITMA TESİSİNDEN İLAVE SU TEMİN EDİLİYOR



OSKİ Genel Müdürlüğü içme suyu çalışmalarına ara vermeden devam ediyor.
Altınordu ilçesi Öceli Mahallesinin mevcut içme suyu kaynakları; yeni açılan imar sahalarına bağlı olarak artan nüfus nedeniyle özellikle yaz aylarında yetersiz kalmaktaydı.
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’ in talimatları doğrultusunda OSKİ Genel Müdürlüğü bölgenin içme suyu sorunlarını çözecek çalışmalara başladı.
Öceli Mahallesine, Altınordu İçme Suyu Arıtma Tesisinden gelen suyun iletilmesi amacıyla planlanan; toplam 4.200 metre uzunluğunda, 250 mm çapındaki içme suyu isale hattının 3200 metrelik bölümü ve 2.900 metre uzunluğunda 63 mm çapındaki şebeke hattının çalışmaları tamamlandı.
Mevcut terfi istasyonundaki revizyon ve ilave terfi istasyonu çalışmaları da devam ediyor.
İsale hattı ve terfi istasyonlarındaki çalışmalar tamamlandığında; Altınordu ilçesi Öceli Mahallesindeki 4.500 kişinin özellikle yaz aylarında karşılaştıkları içme ve kullanma suyu sorunu çözülmüş olacak
Çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor.
 
https://www.youtube.com/watch?v=D0MvkOA04ts
PERŞEMBE İLÇESİ KACALI MAHALLESİ FATİH CADDESİNİN ALT YAPISI YENİLENİYOR





Ordu Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (OSKİ) içme suyu ve alt yapı çalışmalarına ara vermeden devam ediyor.
Perşembe ilçesi Kacalı Mahallesi Fatih Caddesi üzerinde; içme suyu ve kanalizasyon hatlarının boruları yetersiz kalmakta ve ekonomik ömrünü tamamlaması nedeniyle sık sık arızalar meydana gelmekteydi. Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’ in talimatları doğrultusunda OSKİ Genel Müdürlüğü bölgenin içme suyu ve kanalizasyon sorunlarını çözecek çalışmalara başladı.
FATİH CADDESİNE İLK KAZMA VURULDU
 Perşembe ilçesi Kacalı Mahallesi Fatih Caddesinde mevcut içme suyu ve kanalizasyon hatlarının boru çapları yetersiz kaldığı ve ekonomik ömrünü doldurduğu için bölge halkı içme suyu ve alt yapı sorunu yaşamaktaydı. Bu nedenle Kacalı Mahallesi Fatih Caddesinin sorunlarını çözecek yatırım çalışmasına başlandı. Toplam 950 metre içme suyu hattının 450 metrelik bölümündeki çalışmalar tamamlandı. Yine toplam 800 metre kanalizasyon hattının 450 metrelik bölümündeki çalışmalar da tamamlandı. Çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor.
https://www.youtube.com/watch?v=y1c89ANoT5E
















































4.5 YILDA OSKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ




1.623 kilometre içme suyu hattı, 238 kilometre kanalizasyon hattı, 10.126 kilometre yağmur suyu hattı, 59 adet içme suyu deposu, 2 adet içme suyu arıtma tesisi, 36 adet su alma yapısı, 61 adet gölet, 31 adet sondaj kuyusu “Şehrimize Kazandırdık”
181.075 adet içme suyu arızası, 12.814 adet kanalizasyon arızası,2.394 adet deponun bakım ve onarımını, 107.843 adet kanalizasyon bacası temizliğini, 13.310 adet içme suyu numune alımı, 4.095 adet atık su numune alımını “Yaptık”
96 adet yeni iş makinası ve araç alarak, trencher ile içme suyu hat yapımında, araç bakım- onarım,  mekanik ve pompa atölyelerimizi kurarak “Zamandan ve Maliyetten Tasarruf Ettik”
Kendi sayaçlarımızı, kendi coandalarımızı, kendi depolarımızı, mini hes ile elektrik enerjisi “Ürettik”
240 mahallenin içme suyu sorununu, elektrik kesintilerine bağlı su kesintilerini jeneratörlerle “Çözdük”
Kiosk cihazları ile abonelerimize kolaylık, minimum hasarla su kaçaklarına noktasal çözüm “Sağladık”
 
YOUTUBE LİNKİ:  https://www.youtube.com/watch?v=TcP5E4659Mw
 
 
OSKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÜNYE İLÇESİ BEYLERCE MAHALLESİNİN İÇME SUYU HATLARI YENİLENİYOR








Ordu Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (OSKİ) içme suyu çalışmalarına ara vermeden devam ediyor.
Ünye ilçesi Beylerce Mahallesinin içme suyu hattı olmayan bölgelerinde içme suyu ihtiyaçları köy çeşmelerinden ve bahçelerde bulunan lokal kaynaklardan karşılanmaktaydı.
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’ in talimatları doğrultusunda OSKİ Genel Müdürlüğü bölgenin alt yapı sorunlarını çözecek çalışmalara başladı.
Yapılan çalışmaların ardından; Beylerce Mahallesinin Hatipli ve Merkez mevkiileri yeni içme suyu sistemine kavuşacak. 
Toplam 5.400 metre içme suyu hattının 4.500 metrelik bölümündeki çalışmalar tamamlandı.
Çalışmalar tamamlandığında, Ünye ilçesi Beylerce Mahallesindeki 100 haneye içme suyu hizmeti sağlanacak.
Haberin Youtube Linki : https://www.youtube.com/watch?v=jFMyb4l0RPQ

FATSA İLÇESİ DOLUNAY MAHALLESİNDE ALT YAPI YENİLENİYOR
 
Ordu Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (OSKİ) içme suyu çalışmalarına ara vermeden devam ediyor.      
Fatsa ilçesi Dolunay Mahallesinde artan nüfusa bağlı olarak içme suyu ve kanalizasyon hatlarının kapasitesi yetersiz kalmaktaydı. 
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’ in talimatları doğrultusunda OSKİ Genel Müdürlüğü bölgenin alt yapı sorunlarını çözecek çalışmalara başladı.                                                                                 
Mevcut içme suyu hatlarının kapasitesi 4 kat artırılarak yenileniyor. Toplamda 4.000 metre içme suyu hattının 1.500 metrelik bölümündeki çalışmalar tamamlandı. Yine toplamda 1.200 metre kanalizasyon hattının 500 metrelik bölümündeki çalışmalar tamamlandı.
Alt yapı sorunlarını çözmek amacıyla boru hatlarının yenileme çalışmalarına devam ediyor.
https://www.youtube.com/watch?v=H9Qqw5MCAoU









YENİMAHALLE KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ BAŞLADI
       2015 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile RİSKLİ ALAN ilan edilen 58.000 M2 alana sahip Yeni Mahalle Kentsel Dönüşüm çalışmasına başlanıldı.
        Ordu Büyükşehir Belediyesine ait 16.000 M2’lik eski otogar alanı, eski sanayi sitesi ve konut bloklarını da içine alan 58.000 M2 lik Riskli Alanın İmar planı Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılmıştır.
         58.000 M2 lik bu alan içinde 1 M2lik yeşil alan ve park yok iken, Bakanlık tarafından yapılan imar planına göre geliştirilen Kentsel Dönüşüm Projesinde 17.000 M2 yeşil alan, park, spor alanı, mahalle camii, kültür merkezi, kapalı otoparklar yer almaktadır.
        Mimarisi ile bölgeye ve ilimize vizyon katacak olan Yenimahalle Kentsel Dönüşüm Kentsel projesinde riskli alan ve riskli bina konumunda olan eski otogar binasının yıkımına başlandı. 
        Yapılacak Kentsel Dönüşüm projesinde, içinde 500 ve 250 şer kişilik olmak üzere 2 adet konferans salonu, sinema salonları, toplantı salonları, 900 m² fuaye ve sergi salonu ve aynı zamanda 2 katlı kapalı otoparkı olan şehrimize yakışacak Kültür Merkezi, Cami, ticaret ve konut karma projesinden oluşmaktadır. 
      Kentsel Dönüşüm çalışmasına, kendi yatırım maliyeti kendi içinden çıkacak yeni bir iş modeli ile start verildi. Yapılacak olan Kentsel Dönüşüm projesi, yeşil çatılı, kendi enerjisini üreten binalar, akıllı bina, yağmur hasadı ve gri su depolama sistemleri olan, yer altı kapalı otoparklı, küresel ısınmayı, çevresel faktörleri ve mahalle kültürünü ön plana alan, aynı zamanda yöresel ve milli mimari örnekleri taşıyan, hiçbir vatandaşı mağdur etmeden yapılacak olan Kentsel Dönüşüm projesi bölgeye ve ilimize ayrı bir vizyon ve değer katacaktır.







OSKİ EKİPLERİ İSMETPAŞA CADDESİNİ MODERN GÖRÜNÜME KAVUŞTURACAK ALT YAPI ÇALIŞMALARINA BAŞLADI
 
Geçtiğimiz yıllarda Altınordu ilçesi Sırrı Paşa Caddesi’nde alt yapısıyla birlikte zemin iyileştirme ve cephe giydirme çalışması yaparak caddeyi adeta rengârenk bir açık AVM ile buluşturan Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, şimdi ise İsmet Paşa Caddesi’nin silüetini değiştirmek için çalışma başlattı.
İlk olarak alt yapı çalışmalarının başladığı İsmet Paşa Caddesinde bölge esnafının mağdur olmaması için çalışmaların 3 etap şeklinde sürdürülerek tamamlanması hedefleniyor. 
 
Halk arasında ‘Yeni Fidangör’ olarak bilinen ve toplam uzunluğu 560 metre olan caddede OSKİ ekipleri 170 metrelik ilk etap çalışmalarını planladığı süreden 2 gün önce tamamladı.
 
Geriye kalan kısımlarda alt yapı çalışmalarını tüm hızıyla sürdüren ekipler, çalışmalar kapsamında 100 adet binanın kanalizasyon giderlerinin bağlantısını da gerçekleştirecek. 
 
Çalışmaların tamamlanmasıyla cadde alt ve üst yapısıyla modern bir görünüme kavuşacak.














  https://www.youtube.com/watch?v=WsMLz9yVIOU
Üsteki linki seçip tıklayarak izleyebilirsiniz 
OSKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 7/24 SAHADA
 
Ordu Büyükşehir Belediyesi OSKİ Genel Müdürlüğü Su ve Kanal İşletme Dairesi Başkanlığı olarak Altınordu, Fatsa, Ünye, Gölköy, İşletme Koordinasyon ve Kayıp Kaçakları Önleme olarak toplamda 6 Şube Müdürlüğü ve buna bağlı 15 İlçe Şefliği ile ALO 185 Çağrı Merkezimizle 19 ilçede hizmete ara vermeden devam ediyoruz.
 
Bu Kapsamda 2019-2023 yılları baz alındığında;
 
İl genelinde kendi ekiplerimizle 890.000 metre içme suyu hattı imalatı yapılarak ekonomik ömrünü tamamlamış borular yenileri ile değiştirilerek halkımıza daha sağlıklı içme suyu ulaştırılmıştır. Yılda ortalama 36.500 adet içme suyu arızasına müdahale edilerek arızadan kaynaklı su israflarının önüne geçilmesi sağlanmıştır.
 
İl genelinde kendi ekiplerimizle 164.000 metre kanalizasyon hattı imalatı yapılarak ekonomik ömrünü tamamlamış borular yenileri ile değiştirilmiştir. Yılda ortalama 2.500 adet kanalizasyon arızası ve 22.500 adet kanalizasyon tıkanıklığına kuka-kombine araçlarımız ile müdahale edilerek kanalizasyon ve evsel atıkların uzaklaştırılması sağlanarak çevre kirliliğinin önüne geçilmiştir. Kanalizasyon şebeke hattımızın bulunmadığı yerlerde vidanjör araçlarımızla 39.000 adet fosseptik kuyusunun çekim işi gerçekleştirilmiştir.
 
Yaz aylarında gurbetçilerimizin ve Ağustos ayında fındık işçilerinin gelmesiyle nüfus artışına bağlı susuzluk yaşanmasına engel olunması adına il genelinde 38 adet tanker ile yılda ortalama 15.500 sefer su sevkiyatı yapılmıştır.
 
Fiziki ve idari su kayıplarının önüne geçilebilmesi için Kayıp kaçakları önleme şube müdürlüğü kurulmuş ve kurulduğundan bu yana 2.400 km saha taraması yapılmış, bu tarama neticesinde 2.900 adet yeraltı su arızası tespit edilmiştir. Bu arızalarının tespit edilmesi ile birlikte 10 milyon ₺ su tasarrufu sağlanmıştır.
 
ALO 185 Çağrı Merkezimiz 7/24 hizmet anlayışıyla yılda ortalama 225.000 çağrıya cevap vermiş ve vatandaşlarımızın sorunlarına en kısa sürede müdahale edilmesini sağlaması için ilgili birimlerle koordineli olarak çalışarak mağduriyetlerin önüne geçilmiştir.
 
Ülkemizde yaşanan deprem afetine destek olunması amacıyla Türkiye Tek Yürek bilinciyle depremin ilk gününden itibaren Kahramanmaraş, Malatya, Adıyaman ve Hatay İllerinde 119 personel ve 19 araç ve iş makinası ile depremzedelerimizin yaralarını sarmaya çalıştık.
Değerli Ordulular OSKİ Genel Müdürlüğü olarak tüm ekiplerimizle 7/24 sizler için çalışmaktayız.






BAŞKAN GÜLER’DEN BABALAR GÜNÜ MESAJI  
 
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, Babalar Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Babaların ailesi için her zaman fedakârlık gösterdiğini belirten Başkan Güler, “Ailesi için her türlü fedakârlığı üstlenen, her türlü zorluğa göğüs geren, ailesinin mutluluğunu kendi mutluluğu sayan babalar bu özellikleri ile her türlü övgüyü, takdiri, sevgiyi ve saygıyı hak etmektedir” dedi.
 
Babaların ailenin temel direği olduğuna da vurgu yapan Başkan Güler, mesajında şu ifadeler yerdi:
 
“Varlığı, duruşu ve cömertliğinden her zaman güç ve kuvvet aldığımız, zorda ve darda kaldığımız anlarda hep yanımızda bulduğumuz, şefkat, özveri, fedakârlık ve sabır timsali babalarımız en değerli varlıklarımızdır.
Karşılıksız sevginin en güzel örneklerini veren babalarımız sonsuz bir sevgi ve özveri ile bizlere geleceğimize uzanan yolda rehberlik eden öğreticilerimizdir.
Ailenin temel direği olarak görülen babalar, aile değerlerimizin korunmasında, adalet, paylaşma, sorumluluk, sevgi, saygı, otorite gibi hayati değerlerin kuşaktan kuşağa aktarılmasında belirleyici bir rol üstlenmektedir.  
Çocuklarının eğitimden sağlığa her türlü gereksinimlerini sağlamak, onlara yaşamları boyunca sahip çıkmak, korumak ve kollamak amacıyla canla başla mücadele veren babalar, bir yandan evlatlarını geleceğe hazırlarken, çocuklarına aşıladıkları milli ve manevi değerlerle toplumun geleceğine de yön vermektedir.
Ailesi için her türlü fedakârlığı üstlenen, her türlü zorluğa göğüs geren, ailesinin mutluluğunu kendi mutluluğu sayan babalar bu özellikleriyle de her türlü övgüyü, takdiri, sevgiyi ve saygıyı hak etmektedir.  
Bu vesileyle aile ve toplum hayatının omurgasını oluşturan başta değerli evlatlarını vatanımız için feda eden şehitlerimizin babaları olmak üzere tüm babalarımızın Babalar Gününü kutluyor, aileleriyle birlikte sağlıklı, mutlu ve uzun yıllar diliyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”





SU BORÇLARINIZDA BÜYÜK YAPILANDIRMA FIRSATINI KAÇIRMAYIN
“Geçmişe dönük su borçlarınıza büyük yapılandırma fırsatı”
7440 sayılı Yapılandırma Kanunu kapsamında; 31 Aralık 2022 tarihine kadar olan su borçlarının yapılandırılarak ödeme imkânı sağlanmıştır.
Yapılandırma fırsatından faydalanabilecek abonelerimiz OSKİ Genel Müdürlüğümüze bağlı İlçe Şube Müdürlükleri, İlçe Şeflikleri, www.oski.gov.tr internet adresi veya e-devlet sistemi üzerinden başvuru yapabileceklerdir.
Yapılandırmada, peşin ödemelerde gecikme faizinde % 90’a varan indirim veya 12,18,24,36 ve 48 aya varan taksit imkânı sunulmaktadır.
Yapılandırma fırsatından faydalanmak isteyen abonelerimiz için son başvuru tarihi 30 Haziran 2023’tür.
YOUTUBE HABER LİNKİ (Linki seçip tıklayarak izleyebilirsiniz) 
https://www.youtube.com/watch?v=THO1dP5pZRw






orduorganikpazar.com  siteye girmek için bu linki seçip tıklayınız 



Ordu Büyükşehir Belediyesi iştiraki ORTAR A.Ş. olarak uygulamaya koyduğumuz projelerimizle kısa zamanda Ordu ekonomisine ve istihdamına önemli katkılar sağladık. 
 
FINVER projesi ile birlikte atıl kalan fındık bahçelerimize verim kazandırarak Türkiye’nin en büyük fındık üreticileri arasına girdik. 
 
Dünya’nın en kaliteli fındığı ile çikolatasını buluşturarak Kybele markasını oluşturduk ve çikolata sektöründe Ordu’nun adını tescilledik. 
 
Kadın kooperatiflerine destek vererek, kadınlarımızın istihdama ve ekonomiye katılımını sağladık. ORTAR A.Ş. güvencesiyle ulusal zincir marketler ve diğer satış kanallarında yer bulan Ordu ürünlerini tüm Türkiye ile buluşturduk. 
Aynı zamanda kurduğumuz orduorganikpazar.com internet sitesi üzerinden anlık olarak da sipariş verebilme imkanı sağladık. 
Siz de şimdi orduorganikpazar.com üzerinden sipariş vererek Ordumuzun lezzetleri ile hemen buluşabilirsiniz.






Sevgili Gençler;
Sizler milletimizin umudusunuz, sizler ülkemizin teminatısınız. Geleceğin Türkiye’si siz erdemli ve çalışkan gençlerin omuzlarında yükselecektir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere bu vatan için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum.
Sevgili gençlerimizin ve tüm halkımızın 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramını yürekten kutluyorum.
Dr. Mehmet Hilmi Güler
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı







BAŞKAN TÖREN’DEN ‘19 MAYIS ATATÜRK’Ü ANMA GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI’ MESAJI
 
Altınordu Belediye Başkanı Aşkın Tören “19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı” dolayısıyla bir mesaj yayınladı.
 
19 Mayıs’ın özgürlüğe ve bağımsızlığa atılan ilk adım olduğunu belirten Başkan Tören mesajında şu ifadelere yer verdi:
 
“Bugün, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, Türk milletinin bağımsızlık inancından aldığı güçle tutuşturduğu kurtuluş meşalesinin 104. Yıldönümüdür.
 
Bugün, milletin azim ve kararlılığı sayesinde Türk Milleti’nin esaret altında yaşayamayacağının Samsun'dan bütün dünyaya bir kez daha haykırıldığı dirilişin tarihidir.  
Bugün, millî birlik ve beraberliğimizi pekiştirme, gençlerimizin Türkiye Cumhuriyeti’ni koruma ve kollama görevini sorumluluğunu güçlendirme, yarınlara dair umutlarımızı yeniden tazeleme günüdür.
19 Mayıs, gençlik ve gelecek demektir.
 
İstiklal mücadelemizin sembolü olan 19 Mayıs'ın Gençlik ve Spor Bayramı olarak ilan edilmesi ise geleceğimizin teminatı ve umudumuz olan gençlere verilen önemin en önemli göstergesidir.
 
Türk milleti, İstiklal Mücadelesi boyunca hiçbir millete nasip olmayan cesaret ve kahramanlıklarla göğsünü düşmana siper ederek vatanını, bayrağını savunmuş ve destansı bir zafer elde etmiştir. Gençlerimiz de Milli Mücadeleden bugüne her dönemde gösterdikleri kahramanlık ve gayretle ülkemizin ümidi olmuşlardır.
 
104 yıl önce Samsun’da yakılan özgürlük meşalesini bugün de aynı kararlılık ve gururla taşıyan genç kardeşlerim!
 
Sizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin yılmaz bekçileri, Büyük ve güçlü Türkiye hedefimizin ve yeni Türkiye Yüzyılı’nın en büyük güvencesisiniz.
 
 Sizleri seviyor, sizlere güveniyor ve sizlerle gurur duyuyoruz.
 
Bu duygu ve düşüncelerle, bugünü gençlerimize armağan eden Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Milli mücadele kahramanlarımızı, canlarını ortaya koyarak bizlere bağımsız ve özgür bir ülke bırakan aziz şehit ve gazilerimizi rahmetle, minnetle anıyor, gençlerimizin, hemşehrilerimizin ve milletimizin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyorum.”



"BOŞUNA GAYRET, BİZİM CENAH GÖZÜ KAPALI ATACAK ..."
Ak partide uzun yıllar görev yapmış bu aralar kenarda duruyor gibi olsa da hala etkinliği var olan bir iş insanı " Sen ne düşünüyorsun liste için"dedi. Ben de bir şey düşünmeye gerek yok geçmişe bakınca alacağı oyu yine alır dedim.
Haklısın defi. Bir başka şey de söyledi. Hanarat'ın Fetö 'nun dizinin dibinde çektirdiği foto konuşuluyor. Hiç bir şey yazmaz. O önemli olsa parti genel sekreteri olmaz Cumhurbaşkanı danışmanlığı yapanazdı. Dedi. Ayrıca Fetö ile ilişkili o kadar kişi var kimi bakan kimi büyükelçi yapıldı. İşin Türkçesi şu Ordu listesine gürültü yapanlar şimdi ise hayırlı olsun diyorlar. 
Seslerini kesiyorlar. Muhalefet bizim listelerle uğraşana kadar kendilerine baksın. Adam oyu Ak partiye değil Cumhurbaşkanına atıyor diyerek sözünü noktaladı.  
****
 
SANA DA SÖZ, BİR SİKTİRLİK İŞİNİZ VAR! 
Kaçak göçmen sorunu devam ediyor. Türkiye’ye kaçak yollarla giren yabancı uyruklu erkekler, sokaktaki genç kızları, polis araçlarını çekip sosyal medyada paylaşmaya devam ediyor.
 


 

1967 ORDUSPOR A.Ş. SORULARI!
Önce şirketin yeni yöneticilerine başarılar dileriz.
Bu sorular bizim aklımıza gelen değil spor ile direk ilgilenenlerin aklına gelen veya düşündüren sorular.
Savaş Şimşek'in bu görevi bırakmasının, bazılarına göre bıraktırılmasının nedeni ne? 
Başkan Hilmi Güler düne kadar laf söyletmediği Şimşek'in başkanlığı bırakması konusunda nasıl ikna oldu veya nasıl bir rapor geldi ki bunu istedi?
A.Ş. den alacağı olduğunu belirten ve bu bedeli isteyen Şimşek'e ne verildi veya ne taahhüt edildi? 
Şirkete aktarılan (gerek belediye gerekse şahıslar tarafından) paralarda veya hesaplarda iddia edildiği gibi sorunlar mı yaşandı? Yaşandıysa Ticaret kanunlarına göre her hangi bir işlem başlatıldı mı? 
Ve bir yığın iddia ve konuşmalar.
Bu konularda hiç bir açıklama yapılmaması her yönü ile bu konuda emek verenlerin tartışılmasına neden olmaya devam edecektir.
Görevi bırakan, görev alan insanları töhmet altında bırakacak işlere izin verilmemesi gerekir.
Kamuoyu aydınlatma beklemektedir.
 
KAYIPLARI NİYE KONUŞ MUYORSUNUZ?
Erol Karaer  
Depremin üzerinden günler geçti ne ölüsü ne dirisi bulunmayan binlerce insan var. Sahipsiz diye gömülenlerin sayısı bile açıklanmıyor.
Binlerce aile DNA vererek sonuç bekliyor ama bunun bile ne zaman sonuçlanacağı belli değil. Acılar bile yaşanamıyor.
Bunlardan birileri de Ordulu arkadaşımız Bülent Ömür, eşi ve kızından ne ölü ne diri olarak aile haber alabildi.
HELALİK almak için ne yapıyorsunuz ne yaptınız?
Bu Kızılay, bu AFAD, bu yöneticilerle mi helallik istiyorsunuz? 
Birileri çıkıp diriye bile sahip çıkamayanlar bugün itibarı ile çadır sorunu yaşatanlar, ölülerle uğraşır mı diye bilir.
Bakın bu kez ateş düştüğü yeri yakmayacak.
Bu ateş hepimizi yakacak.
Bu ahlar bu acılar sorumsuzları bulacaktır bir gün, inanıyoruz. 
Diriden alınmayan helalliği , hayatını kaybedenlerden nasıl alacağız?
Hele ki onların ailelerine ne anlatacağız.
Deprem oldu karnım doydu, sıcak bir yer buldum diye iktidara güzelleme yapan insanlık dışı güruh neden açım neden soğuktaydım deme aklını yakalamadıkça, bizim eziyetimiz bitmeyecek. 
 
Ağustos 2021 yılında yandaş Hürriyet gazetesinde şu haber yer alıyordu.
  "17 Ağustos depreminin 22. yıl dönümü... 5 bin 840 kişi hâlâ kayıp."
Bu depremin kayıp sayılarını da 22 yıl sonra mı öğreneceğiz? 
 
 


DURUM O KADAR VAHİM Kİ, ADAMLAR KENDİLERİNİ HÜKÜMET YERİNE KOYUYORLAR!!!
DEVLETİ KENDİ SANANLARIN YÜZÜNDEN TÜM BU AÇMAZLAR! 
Katıldığı bir televizyon programında 'şakkadanak' çıkışıyla tanınan ve AKP’nin ekonomi politikalarına toz kondurmayan ekonomist Necmettin Batırel de MHP Devlet Bahçeli’den sonra Beşiktaş üyeliğinden istifa ettiğini açıkladı.
SİYASET YAPMAYIN DİYEREK AÇIKLAMA YAPAN VE MİLLETE ZİLLET, FARE YAKIŞTIRMASI YAPAN KULÜPLER BİZ DE BUNLARI KAYIT EDİYORUZ 
RİZESPOR Milyonlarca futbolseverin gol sevincini yaşamaktan imtina ettiği bir ortamda yapılan provokatif girişimler foseptik farelerinin çığlıkları olarak tarihe not düşülecektir.
***
Kayserispor Kulübü ve Kayserispor camiası sonuna kadar devletinin ve milletinin yanındadır. İçinde olduğumuz şu felaket günlerinde milletimizin acısını yürekten paylaşırken bu acıyı vesile yaparak tribünlerde yapılmaya çalışılan kirli siyaset ve zilletin farkında olduğumuzu ve bunu kınadığımızı kamuoyunun bilgisine sunarız" 


ÇADIR YOK AMA, REKLAM VAR! 
Deprem sonrası Kızılay'ın reklam kokan kamu spotu tvlerde dönüp duruyor.
Daha iki gün önce çalışanın çadırını depremzedelere gönderdik diyerek çadır olmadığını itiraf eden genel başkan Kınık, kaç lira alıyor ne gibi hakları var, meclise soru önergesi verilmesine rağmen açıklamamakta ısrar ederken, Ordu'da ki binasının asansörü aylardan beri çalışmayan Kızılay'dan umudumuzu kesmesek de yöneticilerine gram güvenimiz kalmadı bu gerçek.   
***
NEREDE DEVLET?! 
ÖLDÜRÜLDÜKTEN SONRA İŞLEM YAPARSINIZ! 
ÖLÜM TEHDİDİNE, KÜFÜRLERE HALK TV MUHABİRİ DİYE Mİ İŞLEM YAPILMIYOR? DEVLETİ ARAYIP SORMAYACAĞIZ DA KİMİ SORACAĞIZ?
ELBET BU GÜNLERDE GEÇER.
BUNLARLA HELALLEŞECEKSENİZ, BİZE SELAM BİLE VERMEYİN!  
Halk TV muhabiri Ferit Demir, Malatya’da yayın yaptığı sırada, üzerine elinde çekiçle yürüyen bir şahıs tarafından “Sizi öldürürüm” sözleriyle tehdit edildi. Şahıs, çevredeki yurttaşlar tarafından engellendi. Muhabir Ferit Demir, durumu polise bildirdiklerini ancak polisin “vurmamış” diyerek işlem yapmadığını söyledi.



YARIN NE OLUR BİLİNMEZ
Son günlerde siyasette küfür düzeyi arttı.
Tam bu arada Yargıtay tesadüf de olsa bir karar verdi 
Şöyle bir özet geçelim;
 
Yargıtay'dan 'ahlaksız' kararı
Borcundan dolayı evine haciz memuruyla gelen alacaklıya, 'ahlaksız' diyen adama Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen beraat kararı Yargıtay'dan döndü.
 
Günlük hayatta yaşanılan gerginliklerde sarf edilen bazı sözler, umulmadık sonuçlara yol açabiliyor. Borcundan dolayı evine haciz memuru gelen borçlu vatandaş, alacaklı için 'ahlaksız' kelimesini kullandı. Niyetinin haciz işlemiyle alacağını tahsil etmek olduğunu belirten mağdur, Asliye Ceza Mahkemesi'ne başvurdu.
 
Mahkeme, 'ahlaksız' kelimesinin hakaret unsuru içermediğine hükmederek, davalının beraatine hükmetti. Hakarete uğradığını öne süren davacı ise kararı temyiz etti. Yargıtay 4. Ceza Dairesi, mahkeme kararını bozdu.
Kararda şöyle denildi: "Dosya çerçevesinde, olay tarihinde haciz işlemi için sanığın evine gidildiğinde sanığın katılana 'şerefsiz, ahlaksız, sen benim evime nasıl memur getirirsin?' şeklinde sözler söylediği ortadadır. Katılan ile tanığın aşamalarda birbirleri ile uyumlu beyanları ve dosya içerisindeki tarihli haciz tutanağı karşısında, katılana yönelik hakaret suçunun sübut bulduğu gözetilmeden, bu suçtan sanığın mahkumiyeti yerine beraat kararı verilmesi kanuna aykırıdır. Hükmün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."
 
Öte yandan Yargıtay'ın içtihat metni olarak kamuoyuna duyurduğu kararlarda hakaret sayılan bazı kelimeler şöyle sıralandı: "Şerefsiz, ahlaksız, aptal, müsvedde, geri zekalı, eşşek, öküz."
 
Kaynak: İHA
(Yani yarın ne olur bilinmez. Bugün kılını kıpırtatmayanlar yarın çok cevval olabilir. Neyse göreceğiz. E.K)



UNUTTUM DEME! 
Erol Karaer 
Bir haberi paylaşalım.
Kader diyenler, Allah'tan diyenler acaba utanır mı? 
Nerede yine okuması yazması olan cıbbancılar için paylaşalım; 
***
Vatandaşlar, 2003 yılından bu yana deprem ile ilgili 58 araştırma önergesinin AKP ve iktidar oylarıyla reddedilmesine tepkili.
 
Üstelik Marmara Depremi sırasında o zamanki hükümetin deprem toplama alanı yaptığı 496 yerin 419'u ranta açıldı ve AVM'ler yapıldı.
 
6 Şubatta ülkemizde yaşanan deprem felaketinde, depremin yaşandığı Hayat, Kahramanmaraş ve diğer şehirleriminiz alt üst olmasının en büyük nedenlerin birisi de ihmaller ve alınmayan önlemler. 
 
"SUÇ ORTAĞI DEĞİLLER Mİ?"
 
Zafer Arapkirli depremle ilgili önergelere bunca yıl iktidar kanadından "ret" oyları gelmesine sert çıktı.
 
Duruma isyan eden Gazeteci Arapkirli'nin konuyla ilgili "Sadece müteahhitler mi? Yıllardır, TBMM'de, her "Deprem araştırılsın, nedenleri araştırılsın, depremi önlemek için önlemler gözden geçirilsin, tartışılsın" dendiğinde, ellerini kaldırıp "hayır" diyen iktidar(koalisyon) milletvekilleri ne olacak?
 
Suç ortağı değilller mi?" paylaşımı dikkat çekti.
 
 

BUNDAN UTANACAK VAR MI? İKİ KELİME LAF EDECEK AKP'Lİ ÇIKAR MI? 
Vallahi de billahi de ben utancımdan kızardım.
Kızaracak AKP'li var mı bilemiyorum.
Alın okuyun.
Utanması olan iki laf eder.
***
AK Parti Ordu Milletvekili Şenel Yediyıldız, katıldığı bir televizyon programında dikkat çeken ifadeler kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan övgüyle söz eden Yediyıldız, "Tayyip ağabeye ihaneti bırak sırtımızda taşımamız lazım. Yani ayakkabısını elimizle yalamamız lazım" ifadelerini kullandı.
 
AK Parti Ordu Milletvekili Op. Dr. Şenel Yediyıldız, TV52 ekranlarında yayınlanan bir programa katıldı. Sunucunun "Tayyip ağabeye ihanet etmeyelim" sözlerinin ne ifade ettiği sorusuna Yediyıldız'ın verdiği yanıt dikkat çekti."AYAKKABISINI ELİMİZLE YALAMAMIZ LAZIM"Yediyıldız, "Tayyip ağabey Türkiye'nin başında. Dünyanın lideri. Biz bu kaz kafamızla - özür dilerim, kusura bakma. Kendi kendimize ihanet etmek gibi bazı şeylere sapıyoruz. Şimdi kalkıp da böyle ucuz sebeplerle Tayyip ağabeye ihanet etmek, Türkiye'ye ihanet etmektir. Böyle sebeplerle Tayyip Ağabey'e ihanet etmek mazlumlara ihanet etmektir. Bak sana açık ve net söylüyorum, şu anda Ukrayna ve Rusya savaşı var değil mi? Ukrayna da Rusya da Tayyip ağabeyden bir şeyler bekliyor. Daha ne olacak, bizim Tayyip ağabeyi sırtımızda taşımamız lazım. Yani ayakkabısını elimizle yalamamız lazım. Bunları şey olsun diye söylemiyorum ya! Tayyip ağabeye, bu resme biz kalkacağız bir şeyler söyleyeceğiz." dedi.


ÜÇ KONU VE UTANMAZLIK! 
SU, SUUUUU!!
Muhalefet önerge verdik ret edildi diyor, kendini bir kenara çekiyor.
Büyükşehir duymuyor, muhalefet ısrar etmiyor.
Konuyu kamuoyu önünde tartışmaya açmıyor, yasak savıyor. Gündemde tutmuyor aklı sıra muhalefet yapıyor 
Su can yakıyor.
Tek kişilik ...... Teyze 120 lira gelen faturası hakkında "Benim hakkımı savunmayanlara haram olsun" diyor.
Biz utanıyoruz, Milletvekilliği için soyunanlar iktidara koşuyoruz diyenler, muhalefet geliyor diyenler utanıyor mu? 
***
"Annem karne hediyesi et aldı"
ÜLKENİN GELDİĞİ DURUM! 
KİM UTANACAK, KİM HESAP VERECEK? 
Enflasyon düşüyormuş, ekonomi iyiye gidiyormuş, muş, mış... 
Bu çocuk hepimizi cehenneme gönderir! 
***
HALAY BAŞI KİM ÇEKER!!!
Şunların yanına yanaşmayan lavuk ekonomi iyi, maaşlar güzel demeye devam ediyor! 
Süt fiyatları eti geçmesi üzerine bazı marketler süte alarm taktı. Sütteki fiyat artışından etkilenen peynir de marketlerde 20-30 gramlık dilimler halinde satılmaya başladı.




BAŞKA YERDE VAR MI? 
Erol Karaer 
Ordu Giresun Havaalanından yolculuk yapan bir vatandaşımız soruyor. 
Alanda bulunan sigara içme yerine girmek için kafeteryadan alış veriş yapman gerekiyor.
Böyle bir şey başka yerlerde var mı? Sigara içme alanı paralı olur mu diyor! 
Yanıt alamayacagımızı biliyoruz ama yinede okuyucumuzun sorusuna yer veriyoruz!
İNDİRİM YAPTIĞINIZ VEYA FİYATINI SABİTLEDİGİNİZ MALLARI AÇIKLAYIN.
MİLLETİ REYONDA Kİ "MAL" YERİNE KOYMAYIN! 
Sakız da, kraker de sıradan mallarda fiyatı indirip sabitledikleri ortaya çıkan marketler ardı ardına indirdik, sabitledik diyorlar. Neyi indirdiniz neyi sabitlediniz haramiler açıklasanız ya? 
Temel gıda da hafta hafta, gün gün, zam yapıyor bulaşık bezi, sakız ve ıvır zıvır zor satılan mallarda indirim yapıyorlar veya fiyat sabitliyorlar. 
İnanın, yemeyin sorgulayın.
Küçük, büyük zincir market ayrımı da yok.
Hani yerli ve diğer diye ayrılıyor ya aynen öyle. Haramilik de bir birleri ile yarışıyorlar!!! 




ŞİRİN'LERDEN NE İSTİYORSUNUZ?!
EROL KARAER 
Demokrat Parti genel başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt geçen gün bir konuşmasında aynen şunları söyledi: 
"Cumhurbaşkanı geçen gün de diyor ki “Ben Ferhat, siz Şirin”… Sen niye Ferhat’sın da biz Şirin oluyoruz abi. Ne istiyorsun bizden?"
Buna yanıt verecek kimse var mı? Akp içinden de çok konuşan her işe bir şey diyenlerde vardı ama ses soluk yok.
Bu milleti Şirin yerine koymak!!!
Şimdi buradan Soner Yalçın'ın Odatv internet sitesinde yazdığı bir yazıdan alıntı yapalım.
Her ne kadar şirinlik ile alakası yoksa da siz yine de okuyun derim! 
***
 
Yenilgi kültürünün doğur­duğu kötümserlik daha çok muhafazakâr çevre­de hâkim.
 
En büyük endişe (kültü­rel manevi ya da kişisel maddi değerleri) koru­yamama korkusu. Bu sebeple onlar için ülkede muhalefet yok, düşman var!
 
Evet yenilgi, düşman­lık sözüyle ilişkilendiri­liyor; kaynağını milli­lik ve dinde buluyor.
 
Her taşın altında iha­net aranması bundan.
 
Kendi dışında herkesi ülkeye düşman görme paranoyası bundan.
 
Her kaybetme ya da kaybedeceği ih­timalinde, “dış güç” araması bundan.
 
Bunun sebebini hem kişisel hem de toplumsal tarihte aramak şart. Me­sela, parti kapatmalar, şiir okuduğu için hapse atmalar gibi 28 Şubat travmaları muhafazakâr çevrelerde yenilgi kültürü­ne yol açtı: “Kaybedersek başımıza aynısı gelir!”
 
Öyle olmasa, bugün bazı yaptıkları “karşı mahalleden” bile destek bulurken, yargı darbesi­ne ne gerek vardı?
 
Yenilgi kültürü, kor­ku yaratıyor…




 
ALTI MÜZE, ÜSTÜ MAKAM
Tarihi binaya Valilik makamı yakışır.
Birilerinin kütüphane savı doğru değildir. Yeteri kadar kütüphane mevcuttur. 
Altı, Kuruldan çıkanlar için çok güzel müze olur. Kibile buraya canlılık getirir. Elalem kıytırıktan eserleri ile şehirlerine turist çekiyor, biz dünyanın hayranlikla bakacağı eseri hala sergiliyemiyoruz 
Makam burada şehir için de Valilik olarak yakışır.
Diğer illerde de yeni binaya geçenler daha sonra tarihi binaları makam olarak kullanmaya devam ettiler.
Ordu Valisi sayın Sonel'in dikkatine sunarız.
İsterlerse bu konuda da vatandaşı da dinleyebilirler. 
 








https://www.orduorganikpazar.com/
Adresinden tüm ürünleri görebilir ve sipariş verebilirsiniz.









Aşağıdaki linki seçip tıklayarak izleyebilirsiniz...
https://www.youtube.com/watch?v=h0YwZCLQRoE


Aşağıdaki linki seçip tıklayarak izleyebilirsiniz...
https://www.youtube.com/watch?v=1kmfa9Mjw3M
 


 
FINDIĞI SEYRETTİKLERİ GİBİ KİVİYİ DE SEYREDİYORLAR
Erol Karaer
Geçen yıl toptan 8 lira olan kiviye bu yıl 9 liradan fiyat biçiyorlar.
Kimi üretici bazı alıcıların tekel gibi davrandığını Kivi Üreticileri derneği ve benzerleri ile Tarım İl Müdürlüğünün müdahil olmasını isteyerek rekabet ortamını ortadan kaldırıp istedikleri fiyata kivi almanın peşindeler diye dert yanıyor
Geçen yıl 8 lira bu yıl 9 lira böyle bir şey olabilir mi?
Siyasetçiler Fındık ve Baldan sonra ilin en önemli gelir kaynağına niye sahip çıkmıyorlar, fındıkta olduğu gibi kivide de bu rezaleti seyrediyorlar diye tepki gösterdiler.
Ordu'da bile nakliye masrafı çok olmamasına karşın marketlerde sıradan mal 26 liradan aşağı satılmıyor.
 
 
İKİ TAKIMDA NİTELİKLİ DOLANDIRILMIŞ!
TOPUNUZUN!
Yazıktır günahtır.
Ula ne hiç mi utanma sıkılma olmaz.
Para ise para destek ise destek
Şimdi ben soruyorum bu transferleri kim yaptı?
Adam almışsınız yarısı sakat yarısı benimle kiloda yarışıyor.
Kovduğunuz hocayı geri aldınız diğeri şampiyon hoca getirdi!
Bu şehir iki tane rezil takımı taşımıyor.
İnat etmeyin.
Bizi de rezil etmeyin küfürbaz yapmayın.
Milletin parasına yazık.
Milletin umuduna yazık. Kimi cebinden kimi de bizim su paramızdan veriyor.
Nedir lan bizim günahımız?
Kim lan bunların aracısı, kim lan bunların menejeri, kim lan bunların avantacısı?
Paramızla bizi rezil edip bir de günaha sokuyorsunuz.
TOPUNUZUN!? Meşin yuvarlağınızın!!!
Def olup gidin emek verenlere saygınız varsa, lav edin bu takımları para marada vermeyin, gidin ekmeğinizi bunlarla değil fakirlerle paylaşın!
 
 
 
MUHALEFETİN YELVE YAYLASINDA NESİ VAR? NİYE SUSUYORSUNUZ?
 
Aybastı Zaferimilli köyü Yelve yaylasında mera yerine yapılmaması gereken inşaatlarla ilgili olarak sade bir vatandaş Metin Aksoy aylardan beri kaçak olduğunu iddia ettiği yapılarla ilgili mücadele veriyor, konuyu biz de sürekli gündeme getirip işliyoruz. Belediye yıkılması gereken villa tipi inşaatlar için hiç bir şey yapmıyor, konu savcılıkta ifade adasında. Belediye inşaatları mühürledik diyor ama çalışmaya devam.
Şimdi soruyoruz muhalefet partilerine niye sesiniz çıkmıyor? Yoksa sizin arkadaşlarınızın da bu tür inşaatları mı var?
Ey yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcısı olan Parti'nin yetkilileri bu konu hiç mi önünüze gelmedi.
Ey İyi parti hiç mi merak etmiyorsunuz?
Sorun bakalım teşkilatlarınıza niye müdahil olmuyorlar?
Ortaksınız diyoruz kızıyorsunuz bize. İlçelerde ki kanunsuzluklar ili ilgilendirmiyor mu?
Ne farkınız kaldı şikayet ettiğiniz düzenin adamı olmaktan.
Bir Allah kulu da sormayacak mı sesini çıkarmayacak mı?
 
 
 


BİZİM GAZETE
Diş hekimi, oda başkanı Hüsnü Çuhadar, haftalık olarak yayına başlayan Perşembe günleri yayınlanan Bizim Gazete'yi tanıştırdı benle.
Bir solukta okunacak haber ve söyleşiler var.
Bakış köşesinde Kemal Okuyan'ın yazısının bir bölümünden alıntı yaparak, hayırlı olsun diyorum.
***
Mafya-Siyaset-Devlet üçgeni:
Palavra
...
Ancak, tuğlayı çekersek duvar çökmez.
Mafya-Siyaset-Devlet üçgeni deniyor. Yanlış. En önemli aktörü, patronları unutmuşlar. Sonra tarikatları hatırlatalım.
..
Sermaye, kar ve rant peşinde. Siyasetçi ve bürokrat ise kamu kaynaklarının kullanımında yetki sahibi. Krediler, teşvikler, ihaleler... Emek ile sermaye arasındaki mücadele ve ilişkiyi düzenleyen yasalar... O yasaların bir ucundaki kolluk güçleri diğer ucundaki savcı ve yargıçlar...
Burada temiz ve dürüst ilişki olmaz. Burada kuralına uydurulan ve kuralsız ilişki olur. Ve her daim bu ilişki pistir, kirlidir, birilerinin kanına girer.
Dönemin Başbakanı Adnan Menderes'in 1956 yılında ABD'ye Tord'un Türkiye temsilciliğinin Koç'a verilmesi için mektup götürme onun ne kadar "değerli" bir siyasetçi olduğuna örnek olarak hâlâ yazılıyor.
...
İhaleler normalse, ihaleleri kapmak için rakip şirkete gözdağı vermek de normal sayılmalı!
Yolsuzluk ve yolluluk... Normal ve anormal...
Dünyanın en büyük yolsuzluğu kapitalist sistemin kendisidir. İnsanın insanı sömürmesi üzerine kuruludur. Bu normalde, rüşvet, şantaj, fesat vb. bütün bunlarda normaldir...

10 HAZİRAN'DAN BU GÜNE! 
Erol Karaer
*İlk haber 10 Haziran günü yapıldı.
Ordu eski devlet hastanesi, eski çocuk yuvası ve yetiştirme yurdu. Yenilerine girmeye gerek yok. 
Şu an Ordu Üniversitesi Turizm Fakültesi ve Uygulama oteli.
Bir bu gecekondu, bir ucube eksikti. 
Yıllar önce yapılan eklentilerin yıkılacağı yerde yeni yeni eklentiler yapıyorlar. Tarihi bina önüne yapılan eklenti suçtur. Yapan da göz yuman da izin verildiyse izin veren kamu görevlisi hakkında dava açılmalı ve bu ucube eklenti tarihi binanın önünden bir an önce kaldırılmalıdır. 
Eğer yasal bir kılıf uydurulduysa ve bir şekilde izin alındıysa bu haberin hiç bir geçerliliği yoktur!!! 
***
O günden bu güne bu konunun muhataplarından, yetkililerden, sorumlulardan ses çıkmadı.
Muhalefetin bu konularla ilgilendiği yok. Bu konularla ilgilediğini söyleyen STK'lardan da ses yok.
Bu ucubelerle, işgallerle ilgili çok haber yaptık. Tabiri caizse biz çaldık biz oynadık.
Bu da son haber olsun.
Layık olduğun gibi yaşa Ordu! 
 
 
 
GERÇEKLER BU
Sözcü yazarı Murat Muratoğlu 'nun yazısından bir bölüm paylaşalım sonra bir habere bakalım.
***
Enflasyondan hızlı artan tek şey Türkiye'nin baktığı sığınmacı sayısı… Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar; “Biz Türkiye ve Suriye'de 9 milyon Suriyeli kardeşimizin hayatını kolaylaştırıyoruz” dedi…
 
Eskiden paşaydı kendisi… Demek bu sefer de paşa gönlü öyle istedi… Suriyeliler kardeş, Afganlar evlat, Pakistanlılar hısım, gerisi akraba… Bir biz üvey muamelesi görüyoruz bu topraklarda…
 
★★★
 
Bu demeç sonrası nasıl bir tepki bekliyor anlamış değilim? “Aferin çok iyi yapıyorsunuz” mu diyelim? Kişi başı düşen milli gelir artacaktı, kişi başı düşen sığınmacı sayısı katladı!
 
Suriyelilere bakacağına kendi milletine baksan, onlara para harcasan… Bu saatten sonra ümmetin lideri olacağız diye kendini kandırmasan!
...
HABER DE BU! 
Son dönemde çok sayıda başta Suriyeli ve Afgan'ın TC vatandaşlığına alındığı biliniyor. Bu gelişme sadece sokaklarda, tabelalarda, menülerde değil Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına, özellikle engelli ve şehit-gazi yakınlarına konut edindirme amacı güden Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından gerçekleştirilen kura sonuçlarında da kendini gösteriyor. Başvuru şartı olarak TC vatandaşlığının ve 1 yıllık ikametin yeterli olduğu kuralara katılımda, son birkaç yılda vatandaşlık alan kişilerin yoğun başvurusu sonuçlara da yansımaya başladı. Son olarak geçen ay yapılan İstanbul Kayabaşı 3. ve 4. Etap evlerinin kuralarında 3 artı 1 dairelerden kazanan yaklaşık 500 talihli içinde, Lama Hamaideh, Muhammed Ammar Abdulazim, Abdulkader Mohammad gibi isimler dikkat çekti. Kurayı kazanamayan bir vatandaş, “Önce, ‘kazanamadım ama neyse ki bu daireler ağırlıklı olarak ev sahibi olmayan şehit ve gazi yakınlarına gidiyor' diye düşündüm.
Sonra listedeki isimleri görünce bunca vatandaşımız evsiz barksızken sonradan vatandaşlığa geçenlerin bu hakkı kazandığını görmüş oldum” dedi.
 
 
 



ORDU SENİNLE GÜZEL
 
Videoyu aşağıda ki bağlantıya seçerek tıklayınız...
https://www.youtube.com/watch?v=3oc8-RJOcIA






 
FAŞİZM Mİ DEDİNİZ! AYIP EDERSİNİZ...
‘Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’
Hayat pahalı, şu bu filan dediğinizde yukarıda ki fiilden, 3 yıla kadar hapis alabilirsiniz,
Çünkü hayat kime göre pahalı, lavuk fakir sana göre pahalı.
O zaman belli bir kesime göre pahalı değil.
Gel bakalım. Artık ne kadar yargılanır, ne kadar ceza alırsın bilinmez.
Jet hızı ile meclisten geçirip seçim öncesi iktidar demoklesin kılıcı gibi kullanacak.
Eğer bu yasa geçerse (geçer) maaşım az, faturam yüksek, akaryakıt pahalı, iktidar halkını düşünmüyor, yandaş müteahhit, çete filan söyleyip, yazarken bin kere düşünün.
Hatta düşünmeyi bile bırakın!
Geçmiş olsun.
Bu uygulamanın ne manaya geldiğini CIBBANCI anlamaz, ama yarın iktidar değiştiğinde başlarına gelince o zaman anlar.
Ne demişti mahkeme " Ben seni, senin çıkardığın kanunla yargılıyorum, niye şikayet ediyorsun, Saddam..."

ADAMLAR REKLAM BİLE YAPMIŞLAR. 
Erol Karaer
DÖNÜM PARASINA TAV OLANLAR, CIBBANCILAR! GÖZÜNÜZ AYDIN! BALSU BÖLGEMİZ DE. BALSU ŞİRKETİNE HAYIRLI KAZANÇLAR DİLİYORUZ... 
Türkiye, 2021 yılında 122 ülkeye toplam 344 bin 370 ton fındık ihracatı ile bugüne kadar bir yılda yapılan en yüksek ihracat rakamına ulaştı. Bu ihracatın şampiyonları ise İtalyan Ferrero ile Cüneyt Zapsu'nun sahibi olduğu Balsu şirketi oldu.
***
20 YILDA TÜRK TARIMINI BİTİRDİLER 
Mazot fiyatları son 20 yılda yüzde 2 bin 138, gübre fiyatları ise yüzde 5 bin 298 oranında arttı. Tarımsal girdi fiyatlarındaki artış, Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı.



AYNEN
Erol Karaer
Koltuk kapmış "kurtulmuş" adamlar, ben şikayet edeyim de uğraşsın diyen "baş" lar, Ordu'da çok mevcut...
Yılmaz Özdil, o 'ak'ci Mehmet Cengiz'in hakkında açtığı dava sonucu yazdığı yazısını şöyle bitirmiş.
***
Ama şunu bil ki, kalbimi kırdın.
 
Kalbimi kıranları asla unutmam Mehmet
 
Cengiz.
 
Senin milyar dolarların mı güçlü, benim kalemim mi, göreceğiz!
***
Ordu'da ki çakallar...
Senin koltuğunu mu güçlü yoksa namuslu gazetecilerin kalemi mi? 
Gittiğiniz yere kadar kovalayacağız! 
 
 
HEP LAFTA MI?
Erol Karaer
Adı oyun, tiyatro gösterisi veya...
Aslında hiç biri değil, bir şehrin yakın tarihinin beklekler de tekrar canlanması, bilmeyenlere öğretilmesi.
Bir çeşit tarih dersi.
Kim istemez şehrinin yakın tarihini, kültür sanat açısından çok önemli yer tutan olaylarını öğrenmek.
İşte bundan yola çıkan bir grup tiyatrocu, bir grup sanatçı bir görsel eser ortaya çıkardı.
"Bir bilet iki film" adlı tek perdelik oyun ile 60 ve 70 yıllarda ki sosyal ve kültürel olaylar anlatılırken yazlık sinemalarda yaşananlar ve o sinema emekçileri hakkında kesitler sunuluyor.
Ne yazık ki birileri "muhteşem" diye adlandırılan eser ile ilgili ne belediyeler, ne STK ve siyasi partiler devreye girip aman sahnelemeye devam etsin diye çaba gösteriyor.
Coşkun Çetinalp tarafından yazılıp, yönetilen ve oynanan; yönetmen yardımcılığı ve ışıkta Hakan Altan’ın yer aldığı, asistanlığını Meltem Çetinalp, Görsel Sanat ve Müzik Yönetmenliğini ise Behnan Ulaş’ın yaptığı “Bir Bilet İki Film” adlı oyunu tiyatroseverlerle buluşturmaya kim devam edecek bilinmez ama Valilik, Kültür müdürlüğü hiç bir şey olmamış gibi davranmaya da ne kadar devam edecek merak ediyoruz? 
 
UD ÇALMIYOR ARTIK
 
Cumhur agbim hoş sohbet, sesi ile bizi yanıltıp dalga geçerdi bizle. 
Renkli sinemanın altında iş yeri vardı . Plaklar üstünden yeni çıkmış bant kaydı yapardı bize. 
Yurdal Karahan ve arkadaşları denince mutlaka o da vardı.
Kılçık Uğur, Cumhur Sağlam, Haldun Ataoğlu, Yunus Bora, Cumhur Öğe ve Yurdal Karahan son grupları idi.
Esprileri, fıkraları ve ortama mutlaka gülücük katan tarzı ile biz hep sevdik onu.
Şimdi onun sadece arkadaşları, ailesi, sevenleri değil udu da öksüz kaldı.
Güle güle Cumhur agbi hakkını helal et, sevdiklerimize, özlediklerimize selam söyle...

 
BÖYLE OLUR, AVRUPALININ ......................!!!
Alman devletinin yayın organı Deutsche Welle, Hatay’daki Suriyeli mülteciler için “Burada kalacaklar. Hataylılar onları seviyor” temalı haberleri peş peşe yayınladı.
Ancak Deutsche Welle’nin daha önce Avrupa Birliği sınırlarına giren mültecileri engellemek üzere geliştirilen ses bombası silahlarını “Sınırı koruyacak polisleri modernize edecek bir teknoloji” diyerek övdüğü ortaya çıktı.
Deutsche Welle’nin yayınladığı “Mültecilere karşı ses bombası” silahının videosuna, Türkiye’den erişim engellendi.
***
Kendilerine göre insanlık, insanlığınızı .....................!!!
 
 



 CIBBANCI, EKMEK BULAMIYORSAN, BETON YE 
Erol Karaer
Bir diğer projemiz yerli ve milli pasaport üretimidir. Ağustos itibarıyla vatandaşlarımıza verilmeye başlanacak yeni pasaportumuzun da hayırlı olmasını diliyorum.
***
Suriye topraklarında 13 ayrı yerde gereken tüm altyapıya sahip 200 bin konut inşa edilmesini sağlıyoruz. Amacımız halen ülkemizde yaşayan 1 milyon Suriyelinin bu şehirlere geri dönüşünü temin etmektir.
***
Erdoğan: “İlk defa konut alacaklara 2 milyon liraya kadar 10 yıl 0.99 faiz kredisi sağlayacağız.”
***
1 Milyonluk bir ev alıyorsunuz diyelim.
Vade : 10 yıl (120 ay)
Aylık kredi ödemesi : 16 bin 667 TL.
Ne kadar güzel değil mi ? 
Bu taksidi ödeyebilecek muhteremin zaten dünyalığı tamam!..
Asgar ücret.; 4.253.00
Emekli maaşı.; 2.500.00.
(Hesap iş insanı Hasan Karamustafaoğlu)
***
Ne haber cıbbancılar, kot kafalılar (ben dahil!!!) Karnın doyar bunlarla artık!  
( Birileri ara gazına gelip olur olmaz şey yazar, başına bela alır diye yorumlar kapatılmıştır. Zaten cıbbancıların saçının teline değil!) 
 

KIZMAYIN ARTIK NORMAL OLDU BU İŞLER!

Siyasetçi!..

AKP’ye katılan Milletvekili İsmail Ok’un 6 gün önce TBMM’de iktidarı eleştirdiği konuşması ortaya çıktı. Ok, açıklamasında, “Elektrik ve doğalgaza yapılan zamlar, ateş pahası olan çarşı pazar ve artan enflasyon altında emeklilerimiz nefes alamayacak hale gelmişlerdir” ifadelerini kullanıyor. 

Meral Akşener, yerel seçimler öncesi 21 Kasım 2018’de Balıkesir Milletvekili İsmail Ok’un yerel seçimlerde partinin Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olduğunu duyurmuştu. İsmail Ok bu duyurunun ardından Meral Akşener’in elini öpmüştü. İsmail Ok, 2020’nin Şubat ayında İYİ Parti’den istifa etmişti.
 

10 LİRALIK PİDEDEN GERÇEK FIRINCILARDA ŞİKAYETÇİ

Başta Fırıncılar odası olmak üzere Ticaret bakanlığı yetkilileri, Fiyat onaylayan Ticaret Odası bu vurguna bu haksızlığa niye müdahale etmiyor? ( Ordu Valiliği ile Büyükşehir Belediyesi'nin de müdahil olma hakkı var) İftara yakın 6 liralik pide üretmeyen bunun karşılığında tüketiciye 10 liralık pide satan ve bazı fırıncılardan, bazı fırıncılardan şikayetçi. Yasak olmasına karşılık duruma göz yumulmasını eleştiren Akın Fırını sahibi Özcan Altay:

"Şikâyet mercilerine gereğini yapmak varken neden yapılmıyor, Bende fırıncıyım, özel talep bile olsa yapmıyoruz biz çünkü imalat izni yok..."

diye durumu açıklıyor.
 

EFSANE BERBER YAVUZ

Erol Karaer

Yaşı 40 ve üzerinde olanlar mutlaka tanır (Özellikle şehrin batı yakasında oturanlar) 

Çocukluğumuzun berber amcası.

El makinesi ile bağırta bağırta (Çoğu korkudan daha dokunmadan bağırmalar) sıfır numaraları ile tanıştığımız beyefendi, kendine münhasır, ekol bir adam.

Son olarak Haki Yener Pasajında idi. Düz mahallede geçen bir ömür ve esnaflık.

Sırrıpaşa'nın, Fidangör'ün, Düz Mahallenin efsaneleri bir bir hayatımızdan kopuyor. (Saydığım yerlerin adamı olmak için oralarda oturmak gerekmiyordu.).

Güle güle Berber Yavuz (Kargı) hakkını helal et..
 

BAKANLIK NEREDE?

O ZAMAN BUNLARDAN BAŞLAYIN

Bu sanal marketlerin dokunulmazlığı mı var?

İnternet üzerinden yaptıkları satışlar fahişin de üstünde fahiş fiyatlar. Bu soyguna, vurguna niye dur demiyorsunuz?

Adamlar resmen milleti silahsız soyuyorlar ama millete sahip çıkacak yönetici olmayınca ha bire öpüyorlar!
 

STOKTA MARKET RAFLARI DAHİL 1-1.5 AYLIK YAĞ KALDI

Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, diyen; 

Günde iki üç kez etiket değiştirene bir şey yok, halkı paniğe sürükleyen yukarıda ki açıklama yapanlara bir şey yok ama sosyal medyada sözde spekülasyon yapanlara soruşturma var...

Kimin yanındasınız biliyoruz da yine de saf saf soruyoruz!


SELANİK MAVİSİ GÖZLÜ UĞUR'UM...

Çocukken ben sapsarı kıvır kıvır saçlarla, sen mavi gözlerinle bir tarafımızın Selanik olduğunu hemen belli ederdik.

Aynı yıl doğumlu olduğumuz için ve evlerimizin arasında sadece tek bir ev bulunduğu için kimin evi ise fark etmez dalardık içeri.

Sen bizim bahçeden portakal, mandalina alırken, ben Hamiye yengenin sütlü yumurta kızartmasına dayanırdım.

Hacı Osman'ın heybetli atının üstünde gezdirilirken biz ancak gıpta ile bakardık. Çünkü korkardık ata binmeye...

Düz mahallenin sıcak ve samimi ortamında arkadaşlarımızla, ağbilerimizle güvenli bir çocukluk ve gençlik geçirdik.

Daha dün gibi, yine Rum evleri, sokaklar dostlar, aileler gözümüzün önünde.

Zamanı gelen gitti diyorduk, be birader senin zamanın gelmeden yaşanacak o kadar güzel günler varken acelen neydi?

Saray mahallesindeki eski Kız Meslek Lisesi binasında açılan Yüksek Okulda Motor bölümünde okurken de nice anılarımız oldu. Ben gazetecilik yaparken Motor bölümünde okumam komik gelirdi çok arkadaşa. 

Düz mahalleli olarak hep bir arada sırt sırta durduk. 59 yıllık yaşamımızda ne bir kötü söz ne de kavgamız oldu.

Güzel kibar, naif, iyi kalpli kardeşim.

İnanıyorum ki mekanın nurlar içinde cennet olacak.

Bizden önce gidenlere, büyüklerimize, sevdiklerimize, arkadaşlarımıza selam söyle.

Elbette eninde sonunda buluşacağız, elbette yine hasrete son vereceğiz 

Uğurum, uğurlar olsun...

Melekler yoldaşın olsun...


3 HARFLİ CİN MARKETLER VE DİĞER YERLİ VE MİLLİ MARKETLERİN ETİKET KARDEŞLİĞİ

EROL KARAER

Cin marketlerin birinin yöneticisi pahalılıktan biz sorumlu değiliz diyor.

İyi tamam da örneğin bir mamul ayrı marka tüm özellikleri aynı nasıl oluyorsa marketlerin yüzde 99'unda aynı fiyatla satılıyor? 

Aralarında bir kuruş ile beş kuruş mu oynar. Biri başka yerden biri başka yerden gelirken mesela yumurta, mesela hazır gıda ve binlercesi de bu fiyatlar nasıl neredeyse aynı olur.

Bu işi takip etmesi gereken bakanlık ve her şeyi dış güçlere bağlayan hükümet bu konuya girmiyor 

Yoksa asarız, keseriz lafları ile yine yandaşı mı koruyor? 

Merak eden 3 ürün belirlesin kontrol etsin.

Vah ülkemin yöneticileri vah, vah benim got kafalı CIBBANCI vatandaşım! 


BİR MEKTUP VE BUGÜN

"1933 yılında Albert Einstein'in Atatürk'e mektup yazıp, seçilmiş 40 bilim adamıyla Almanya'dan kaçıp özgür ve bilimsel Türkiye'de Atatürk'e ve Türkiye'ye karşılıksız hizmet isteğinin üzerinden 89 yıl geçti.

2022 yılında Türk çocuğu, genci özgür ve bilimsel Almanya'ya kaçıp Almanya'ya hizmet etmek istiyor. Gidişat ve bu durumun sebebi, Alman vatandaşı olmak istiyorum diyenleri değil, siyasileri sorgulamamız gerekir."

 

NASIL İNSANLIK NASIL ŞEREFSİZLİK

MALUM MEDYA VE SOSYAL MEDYANIN BAZILARI UKRAYNA DEĞİNCE ANLATIMI "GÜZEL KARI" ÜZERİNE KURUYOR, ATEŞ DÜŞSÜN OCAĞINIZA SİZİN KARINIZ KIZINIZ DA MAHKUM OLSUN BUNA.... 


ADAY KİM OLMALI TARTIŞMASI...

KILIÇDAROĞLU ADAY OLACAĞIM DERSE, BU AÇIKLAMASINA DA BİR AÇIKLIK GETİRİR...

"Her parti bağımsız cumhurbaşkanı adayı çıkarabilir. Veya 'Hayır, ittifakı gerçekleştirelim ve bir tek cumhurbaşkanı adayı olsun o çerçevede seçime gidelim' denilebilir. Bugünden buna karar vermek çok zor. Ama ben şunu ifade edeyim: Cumhurbaşkanı olacak kişinin aynı zamanda bir partinin genel başkanı olmaması lazım. Çünkü Cumhurbaşkanı olacak kişi parlamentoda yemin ettiği zaman, Anayasa’nın gereği olarak tarafsız olacağına dair namusu ve şerefi üzerine and içiyor. Eğer siz namusunuzu ya da şerefinizi korumak isterseniz, namus ve şeref kavramı bizim için çok değerlidir derseniz, bir siyasi partinin genel başkanının Cumhurbaşkanı olmaması lazım. Bir partinin genel başkanı, bir yargıç atarsa yargıya olan güven temelinden sarsılacaktır. Bizim görüşümüz dün de böyleydi, bugün de böyle, gelecekte de böyle olacak." (Kemal Kılıçdaroğlu 5-7-2020)

 Kılıçdaroğlu, "Liderlerle görüşüyoruz. Şu aşamada cumhurbaşkanlığını tartışmak kadar yanlış bir şey yok. Nedeni de şu; ülkenin bu kadar sorunu var, ekonomide, dış politikada sorun var" ifadelerini kullandı.

(Şubat 2022)


KONUŞTUĞUNUZ KADAR SAHİP ÇIKSANIZ!

Turnasuyu tahta köprü karşısında bulunan çok eski mezarlıkta bulunan tarihi mezarlar tahrip edilmiş sahipsiz bırakılmış Osmanlı mezarlığını tahrip ederek define veya tarihi eser arayanların yani sıra mezar taşlarının çalındığı bazılarının yerinden sökülerek çalınmaya hazır hale getirildiği gözlendi.

Bu mezarlığa kim sahip çıkacak tarihi kim koruyacak?


BOŞ İŞLER

Erol Karaer

Anlatalım: 3 harfli marketler ile yerli ve milli marketler (!) karar açıklandıktan bu yana önce yükselttikleri fiyatları sözde KDV indirimine sokmuş gibi etiketliyorlar! Daha önce yaptığınız alışveriş fişlerini atmadıysanız göreceksiniz! 

(Şu garantili ve özelleştirilenlere, dolar ile malı cukkalayanlara, 30 kuruşa aldıklarını 200 kuruşa satanlara nedense dokunmuyorlar, peki bu adamlar başka gemide mi?!)


YANDAŞ KALEM İLE TEZGAHI İTİRAF EDİYOR.

KDV indirimi mı hepsi hikaye!

"Türkiye gazetesi yazarı Cem Küçük, marketlerin bu KDV indiriminden bir hafta önce haberdar olduğunu, o yüzden fiyatları yüzde 20 civarında artırdıklarını, önümüzdeki günlerdeyse indirim yapacaklarını ileri sürdü."


BİR TIK, MALİYETİ YOK KARDEŞİM...

Erol Karaer

Sosyal medya hasetleri çok fazla siz bakmayın.

Geçenlerde bir mevzu olunca Ticaret Borsası Genel Sekreteri, yazar Birol Öztürk "Helal agbi hiç boş geçmiyorsun" dedi.

Bende " Bir tık, maliyeti yok kardeşim" dedim ama bundan da bir yazı konusu çıkar diye ekledim.

Takip ediyorum, gözümüze çarpıyor. Hep kendi paylaşımlarına tık yapılsın yorum yapılsın diye bekleyenler var. Bunların çoğu özellikle sanki cebinden para çıkıyor veya bir şeylerini kaybediyorlarmış gibi başkalarının yazdıklarına, paylaşımlarına karşı, haset ve ketum davranıyorlar.

Vallahi bence bu sosyal medya bozukluğudur. Ayrıca kendini bir bok sanma hastalığı ve narsisizm rahatsızlığıdır.

O yüzden bir ..... ...... olup gidin bu mecralardan.

Rahatsızlığınız böyle giderse başka boyutlara ulaşır!!!

(Aha da mevzuyu yazı konusu yaptım sayın Birol Öztürk yazarım)


UZMA
N DOKTOR LÜTFÜ TOPKAYA

Sizin için belki sıradan bir isim olabilir, belki bizden çok daha tanırsınız o zaman özür...

Ordu Devlet Hastanesi'nde görevli... Uzman Doktor Radyolji uzmanı.

Bir hafta ara ile babası ile annesini kaybetti.

Topkaya ailesinin üzüntüsünü paylaşmak yetmez bize.

Ama acıları paylaşmak hepimize düşer.

Fakirin fukaranın doktordur o...

Burnu havada değil gözü kapıdadır...

Geleni sınıflandırmaz...

Ordu sever onu...

Sıradan sözde sınıf atlayanlar anlamaz onu.

Arkadaşım, doktorum, kardeşim fakir fukaranın dostu...

Allah hepimize sabır versin ailene ve sevdiklerine tekrar başsağlığı diliyorum.

Ordu'nun çocuğu...


YANDAŞ KALEM İLE TEZGAHI İTİRAF EDİYOR.

KDV indirimi mı hepsi hikaye!

"Türkiye gazetesi yazarı Cem Küçük, marketlerin bu KDV indiriminden bir hafta önce haberdar olduğunu, o yüzden fiyatları yüzde 20 civarında artırdıklarını, önümüzdeki günlerdeyse indirim yapacaklarını ileri sürdü."


LOKANTA KAPISINDA SIRA BEKLEMEK

1937 yılında tek katlı olarak kuruldu.1960 yılında Temel (Arslan) usta tarafından yıkılarak 5 katlı olarak yapıldı.

1967 yılında Sedat Kamber ve Dursun Ali Demirci tarafından devir alındı daha sonra meşhur usta Muzaffer Öztürk'te ortak oldu. ilk zamanlar Ordu'da fazla yeme içme yeri olmadığından yer bulmak büyük sorundu öğle yemeklerinde önceden rezerve yapılır kapıda yemek sırası beklenirdi.

Ve bu kalabalığın içinde bir Orduspor sevgisi vardı. Orduspor maçlardan önce kamp yemeğini Cihan lokantasında yiyordu. Maç yemeği, öğlen haşlama, makarna, kombostu, akşam yemeği domates çorba, biftek ızgara, sütlaç. Hocamızda meşhur Kadri Aytaç. Yıl 1980 Kenan Evren darbe yapmış rahmetli ustamız saat 03'de gelmiş çorbalar hazır 600 kişilik çorbayı sokağa çıkma yasağı olduğundan o sabah Orduda ki tüm asker ve polislere dağıtıldı.

O zamanlar sadece 2 kişi bu işleri hallediyordu. ( Bilgiler, Serdar İbrahim Kamber) 

Serdar İbrahim Kamber ve Halil Kamber kardeşlere yeni yaşamlarında mutluluk ve başarı diliyoruz. 


ALMANYA PERİŞAN!

EROL KARAER

Almanya perişan, Almanya bizden beter diyenler için gazeteci arkadaşımız Savaş Çelebi'den kısa bir durum değerlendirmesi istemiştim.

Gönderdiği not söyle;

Almanya’da tüm ürünlerde yüzde 4 ile 6 arasında artış yaşandı ama en büyük sıkıntı ev kiralarının çok yükselmiş olması. Asgari ücret 1470 Euro ilken ev kiraları 800 ila 1500 arasında değişiyor. Dolayısıyla bir çok ailede sadece 1 kişi çalışıyorsa ev kira yardımı adı altında devletten destek almadan geçinmesi oldukça zor. Bir çok aile ise ek işlerle bu zorluğun üstesinden gelmeye çalışıyorlar. Avrupa’da bir ailenin sadece geçimini sürdürmesi için aylık en az 2500-3500 arasında geliri olması gerekiyor. Yeni kurulan ve göreve başlayacak olan koalisyon hükümeti göreve başladıkları gün itibarıyla asgari ücretin yükselmesi ve ev kiralarının daha da yükselmemesi konusunda gerekli çalışmayı başlatacaklarını ifade ettiler.

***

Kısacası:

En son 2015 yılında yürürlüğe giren zam kararının ardından Almanya’da asgari ücretin saati 8,5 Euro’dan 9,35 Euro’ya yükseltilmişti. Alman hükümeti ve Asgari Ücret Komisyonu arasında yapılan anlaşmaya göre ise, Almanya’da asgari ücretin saati 2022 yılına kadar kademeli olarak 10,45 Euro’ya kadar çıkacak. Yeni hükümet ise 12 Euro yapmanın peşinde.

***

Kısanın kısası, Almanya gibi biz de perişan olsak!


HERKESİN AYRI BİR KÖŞESİ VAR!

BU ÇETEYE KİMSE DUR DİYEMİYOR...

Özellikle genç kızlardan oluşan, çeşitli mazeretler ve istekler öne sürerek milletin yolunu kesen ve şehrin işlek caddelerinde icraat eyleyen, hepsinin de bir birinden haberi olan bu kişiler ile ilgili aylardan bu yana şikayet haberi yapmamıza karşılık hiç bir şey yapılmıyor.

Yok okul kitabı defteri, yok kurs katkısı, yurt yemeği, yok ilçelerden birine gidecek parasının olmaması gibi yalanlarla vatandaşı canından bezdirenleri bu yetkililer seyretmeye devam etsin.

Yaşanabilecek bir olumsuzluktan görevini yapmayanlar sorumludur...

Bu vatandaşın asayişini,

huzurunu sağlayacak kimse yok mu bu memlekette.

Ve bu çetelerden kimse şikayetçi değil mi?

Kapısının önünde yol kesenleri şikayet etmeyen esnaf, market ve benzerleri en az yetkililer kadar sizler de suçlusunuz!!!
 

4 SATIRDA GERÇEKLER

Erol Karaer

Sözcü gazetesi Murat Muratoğlu geçen günki yazısının son bölümünde 'ahmak' olan bizlere hitap etmiş!!!

Buyurun okuyun: 

"İthal etmeden ürettiğimiz ne var ki? Bilmiyorlar mı enflasyonu yükselteceğini? Tabii ya… Geçiş garantisi, yolcu garantisi, hasta garantisini ihaleyi kapan şirketlere 25 yıl boyunca dolar ile ödeme yapacak bir ülkede doların artması onlar için niye sorun olsun ki? Ceplerinden vermiyorlar ya sonuçta… Hepsi vatandaşın vergisi…"

Gerçeği mi öğrenmek istiyorsun? Ülke kötü yönetiliyor! Yılların birikimi… Hem de o herkesin yere göğe sığdıramadığı günlerden başlayarak…

***

Oturup da İktidardan bir hamle yapmasını veya Merkez Bankası'nın bu gidişata dur demesini beklemek yersiz. Türk Lirası'nın değer kaybını durdurabilecek zihniyete ve kapasiteye sahip değiller!

Ekonomi balata yakıyor. Dumanlar çıkıyor. Ne dolar ne enflasyon iniyor, ne piyasalar rahatlıyor. Bilin bakalım araba nereye gidiyor?

***

(Hala sokakta ekonomi iyi gidiyor laflarını tekrarlayan varsa Tahtakale'ye dolar dolu torbalarla sabahın köründe gelip "Dövizi biraz daha yükselmesini bekliyorum, faiz haram olduğu için dolar alıp sakladım" diyen şerefsiz katmerli takımındandır, iyi tanıyın onları ve ağa babalarını!E.K.)


DAHA NE YAZALIM, MEMLEKET SAHİPSİZ!

Erol Karaer

Sosyal medyada da yazılarımızı güncel ve zamanında kullanmaya çalışıyoruz. 

Aşağıda iki paylaşım yaptık. Yetkililerden tık yok. 

Önce bunları okuyalım. Sonrada vatandaşın yorumlarını...

Sade vatandaşı kim koruyacak?

İlin mülki amiri Vali Tuncay Sonel, eşkıya şehre indi, yerli yabancı sözde dilenci, satıcılar artık yol kesiyorlar, özelikle bayanların önünü kesiyorlar. Market önleri, cami kapıları... Bir elde bu konuya atar mısınız?

@t.c.orduvaliligi

Memleket sahipsiz olunca, böyle oluyor,  dün başta Ordu Valisi ile diğer yetkililere seslenip yol kesmelerden, eşkıyalıkdan bahsetmiştim.

Her gün yenileri ve her gün çoğalan bu tür dilenciler.

Bu şahıstan yediğim küfürü paslayacağım kimse bulabilir miyim? 

Anlık: Sırrıpaşa caddesi...

***

Vatandaş yorumları:

(Yorumlar olduğu gibi yayınlanmıştır) 

Osman Türközer

"Erol abim Her gün piyasada bu gün bizede uğradı yol verdik gitti"

Eray Palakçı

"Bu hergun dukkan dukkan sokak sokak geziyo birde yanında kucuk kız cocugu oluyodu,"

Oktay Duman

"Yalnız bu kadar çoğalmalarına sebep tek taraflı değil cumartesi günü bir işletmenin dış masalarında oturan müşterilerin hepsi bunları boş çevirmedi ee böyle kolay kazançtan nasıl vazgeçsinler"

Oktay Duman

"Topladıkları paraları günde en az üç kere eczanelerde bütünletiyorlar."

Zühdü Topçuoğlu

"Bu adam tam bir terbiyesiz kendimi zor tuttum."

Eda Arıkan

"Otopark alanlarında özellikle çok yoğunlar ve agresif tavırlar sergiledikleri de çok oluyor,ürkütücüler"

Oğuz Kuralay

"Ben hastaneye gittim ziyarete aşşağıda cafede çay simit yerken 2 kadın geldi aralıklı hayır desem bile gitmiyorlar en sonunda bağırmak zorunda kaldım gerçekten ihtiyacı olduğunu da bilmiyoruz eli kolu sağlam rahat yürüyen konuşmasında da sıkıntı olmayan tipler Trabzon'dan Giresun'dan geldiklerini söylediler kimse kendi şehrinde dilenmiyor galiba bizim şehirden de başka şehirlere gidiyordur belki de"

Engin Zavalsız 

"Aynen doğru bir tespit birkaç gün önce İspirli fırını civarında çocuklu.bir bayanın önünü kesti ve 10 TL para aldı ve az ileride duran omuzunda boya sandığı olan çocuklara işaret etti ve onlarda aynı bayanın önünü kestiler onlarda ısrarla para istemeye başladılar bizler olaya müdahale edince de tepki gösterdiler kısacası yetkililer bu soruna bir çare bulurlarsa iyi olur para veren bayanın korkudan para verdiğini fark ettik"

Mustafa Aktürk

"Dinlendiği 20 kişiden 5 er tl alsa asgari ücretlinin yaptığı emeğe saygısızlıktır. 2015 te Diyanetin bi afişi vardı"

Aynur Yüce 
"Bunlara kim dur diyecek diye beklersek köşeyi döner ler herkes tavrını koymalı vermesinler para bir öğrenci okutmak kadar güzel bir şey yok. Neden bunlar besleniyor burda."


HIRSIZLIK!

Erol Karaer

Herkez (öyle yazıyorlar) sosyal medyada bir sayfa tutturmuş, kiminin binlerce takipçisi var. Ama hırsızlıkta bir numaralar (istisnalar hariç) paylaşımları çalıp kendilerinin gibi kullanıyorlar. Söyleye söyleye dilimizde tüy bitti. Ama hırsızlık son sürat! İşin ilginci utanma duygularını kaybetmişler. Sıkıştıkların da basın meslek ilkelerine sarılırlar. Bir çoğu da mangalda kül bırakmaz. Hırsızın karakteri, ismi, mevkisi hiç önemli değil. Sonuç bu hırsızlara itibar edenler de buna ortaktır. Haberi fotoğrafı çal namus kavramından dem vur. Yoruldum size küfür etmekten, yoruldum size itibar eden sözde her şeyi bilenlerden... Çalarken bir şeye dikkat edin. Namussuzluğun organı yoktur!

 

İKİ KONU!

HUDUT NAMUSTUR LAFI NE GETİRİR AKLINIZA?

Erol Karaer

Bu aralar dengesini kaybeden Halk Tv'de geçtiğimiz akşam bir kadın gazeteci "Hudut namustur" söylemini kabul etmediğini ve kadını aşşağladığını söyledi!

Ey beyin, namus kavramını nasıl sadece  bir organ ile aklına getire bilirsin?!

Beraber olduğu hukukçu ve gazeteciler bir şey söyleyemedi bile. Demek ki onlar da bir organ olarak düşünüp hak verdiler!!!

Bir kadın gazeteci (söz de) namusun bir çok kavram üzerinden anlatabilineceğini  anlamıyor. Her şeye muhalif olmak adına üflüyor! 

Yazık, beynin sağı, solu olmuyor!!!

KURAL TANIMIYORLAR

Malum kesime kağıt toplamaları için araç verildi.

Bu arada ışıklarda söz de mendil satarak veya dilenerek para isteyenlerden, caddelerde özellikle bayanların adeta önünü keser para talep edenlerden geçilmiyor.

Seyirci kalındıkca kural tanımamazlık, toplum dışı "azgınlıklar" artıyor sıkıntı yaratıyor.

Beyler çöp konteynerlerini boşaltıyor işlerine geleni aldıktan pisliği yerden bırakıp gidiyorlar.

Millet bıktı, bezdi, yoruldu, yetkililer daha ne kadar seyredecek, halkın bir bölümünü mağdur etmeye devam edecek? 

Belediye çalışanları bunların peşini toplamak zorunda mı?

 

İZMİRDE NE İŞİ VARMIŞ

Erol Karaer

Takvimler, 1923'ü gösteriyor. 

Adres: Kordon, Naim Palas, numara 248, ikinci kat... 

Cumbada oturuyor Mustafa Kemal. 

Sevmez fazla yemeği. Leblebi var yine önünde... 

Garson titriyor, çünkü çocuk Rum. 

Sesleniyor Gazi, şefkatli bir ses tonuyla. 

..'Vre Dimitri' diyor, 'gel bakayım.' 

Çocuk, 'buyur Pasam' diyor, ş'lere dili dönmeyen, kırık dökük Türkçesi ile. 

..'Sizin Kosti' diyor... işgal sırasında İzmir’e gelen Yunan Kralı Konstantin'i kastederek.. 

.. 'Sizin Kosti, geldi mi buraya? ' 

.. Geldi pasam... 

.. 'Oturdu mu bu masaya? ' 

.. Oturdu Pasam. 

.. 'Güneş batarken rakı içti mi?' 

.. İçmedi Pasam. 

Bu cevap üzerine rakısından bir yudum daha alır ve gülümseyerek sorar. 

.. 'Eee.. o zaman sormadın mı çocuk, ne halt etmeye almak istemiş ki İzmir'i?'

 

 

 

ORDUSPOR’UN MAÇ SAATLERİ AÇIKLANDI : (TFF değişiklikler yapabilir )
1.HAFTA
06.09.2015 Pazar – 15:30
Orduspor – İstanbulspor
2.HAFTA 
13.09.2015 Pazar - 15:30
Pazarspor – Orduspor
3.HAFTA
19.09.2015 Cumartesi - 15:00
Orduspor - Konya Anadolu Selçkspor
4.HAFTA
27.09.2015 Pazar - 16:00
Menemen Belediyespor - Orduspor
5.HAFTA
04.10.2015 Pazar - 14:30
Orduspor - Bandırmaspor
6.HAFTA
11.10.2015 Pazar - 15:00
Sarıyer - Orduspor
7.HAFTA
18.10.2015 Pazar - 14:00
Orduspor - Nazilli Belediyespor
8.HAFTA
24.10.2015 Cumartesi - 13:30
Bugsaşspor A.Ş - Orduspor
9.HAFTA
01.11.2015 Pazar - 13:00
Orduspor - Hacettepespor
10.HAFTA
07.11.2015 Cumartesi - 13:00
Hatayspor - Orduspor
11.HAFTA
11.11.2015 Çarşamba - 13:00
Orduspor - K.Maraşsspor
12.HAFTA
15.11.2015 Pazar - 13:30
Ümraniyespor - Orduspor
13.HAFTA
22.11.2015 Pazar - 13:00
Orduspor - Anadolu Üsküdar
14.HAFTA
29.11.2015 Pazar - 13:30
Kırklarelispor - Orduspor
15.HAFTA
06.12.2015 Pazar - 13:30
Pendikspor - Orduspor
16.HAFTA
13.12.2015 Pazar - 13:00
Orduspor - Fethiyespor
17.HAFTA
20.12.2015 Pazar - 13:30
Bayrampaşa - Orduspor

 

ORDUSPOR’UN İLK YARI FİSKTÜRÜ

6.9.2015 ORDUSPOR-İSTANBULSPOR

13.9 PAZARSPOR- ORDUSPOR

20.9 ORDUSPOR- KONYA ANADOLU SELÇUKLU

27.9 MENEMEN BELEDİYESPOR- ORDUSPOR

4.10 ORDUSPOR – BANDIRMASPOR

11.10 SARIYER – ORDUSPOR

18.10 ORDUSPOR- NAZİLLİ BELEDİYSPOR

25.10 BUGSAŞSPOR- ORDUSPOR

1.11 ORDUSPOR- HACETTEPESPOR

7.11 HATAYSPOR- ORDUSPOR

11.11 ORDUSPOR- KAHRAMANMARAŞSPOR

15.11 ÜMRANİYESPOR- ORDUSPOR

22.11 ORDUSPOR- ANADOLU ÜSKÜDARSPOR

29.11 KIRIKALESPOR- ORDUSPOR

6.12 PENDİKSPOR- ORDUSPOR

13.12 ORDUSPOR- FETHİYESPOR

2012 BAYRAMPAŞASPOR- ORDUSPOR


     

 ORDU’DA LUNAPARK NE KADAR GÜVENLİ ? 

GEÇ OLMADAN UYARALIM
              Çalışanların uygun mesleki eğitim belgelerinin diploma sertifika vb bulunup bulunmadığı bakanlık iş müfettişleri tarafından denetlenmeli hükmü var.Acaba denetlendi mi?
              Ordu’da Ordu Lisesi karşısına kurulan ve bir süreden bu yana hizmet veren Lunapark ile ilgili olarak uzmanlar çeşitli uyarılarda bulunuyor. İş ve işçi güvenliği açısından yeterli denetimin olup olmadığı ve istenilen şartların yerine getirilip getirilmediği konusunda tereddütleri olduğunu belirterek her hangi bir kaza olmadan yetkilileri uyarıyorlar.
              Uzmanların Uyarıları şöyle : 
           Tehlikeli makinelerin bulunduğu buna benzer bölümlerde çalışan işçilerin sağlık ve güvenlik ile ilgili "özel görevi olması nedeniyle" özel olarak eğitilmesi gerekir.
Özellikle yaz aylarında halkımızın kalabalık gruplar halinde eğlendikleri lunaparklarda herhangi bir olay veya yangın çıkması halinde buraların güvenli bir şekilde boşaltılmasından, makinelerin operatörlerinin eğitimlerine kadar sorgulanması ve denetlenmesi gereken birçok nokta var. İlk yardım, acil tıbbi müdahale, kurtarma ve yangınla mücadele konularında, işyeri dışındaki kuruluşlarla irtibatı sağlayacak gerekli düzenlemeleri işverenin yapması gerekir. İşverenin ilkyardım, yangınla mücadele ve tahliye işleri için, işyerinin büyüklüğü ve taşıdığı özel tehlikeleri dikkate alarak, bu konuda eğitimli, uygun donanıma sahip yeterli sayıda kişiyi görev vermesi halinde buna benzer kazalar minimuma inecektir. 
Yönetmelik şunları gerektirmektedir : 
Sirkler ve lunaparklar
1- Sirk ve lunaparkta bulunan oyun ve eğlence makinelerinin kontrol ve bakımından sorumlu olmak üzere, teknik bilgi ve yeterliğe sahip en az bir mühendis ve bir teknisyen bulunacaktır. 
2- Hareket eden makine ve oyun araçlarında emniyet kemeri bulundurulacaktır. 
3- Can ve mal emniyeti için gerekli tedbirler alınacaktır.
4- Elektrik kesilmesinde otomatik devreye girecek yeterli kapasiteye sahip jeneratör bulunacaktır. 
5- Bay ve bayanlar için ayrı, sıvı sabunlu, yeter sayıda tuvalet ve aynalı lavabo bulunacaktır. 
6- Zemin toz kaldırmayacak uygun malzeme ile kaplanacaktır.
7- Bilgi ve zeka geliştirici, yetenek ve maharete dayanan oyunlar dışında kumar ve benzeri şans oyunları oynatılmayacaktır.

 

 


SEYİT TORUN BARIŞ AKSOY'UN KLİBİNDE OYNADI

Ordu'lu Rap sanatçısı Barış Aksoy,21 Mart Cumartesi günü albümüyle beraber yapmış olduğu (Dönüyor Dünya) isimli şarkısının video klipini yayınladı.

 8 aylık süreç içerisinde hazırlıkları tamamlanan video klipte Barış Aksoy'a eski Ordu Belediye başkanı,CHP Ordu Milletvekilli aday adayı Seyit Torun video eşlik etti.

Klipin çekimleri Ordu ve Balıkesir'de gerçekleşti.Aksoy'un (Dönüyor Dünya) isimli şarkısının da içerisinde olduğu (Uzak Ve Yakın) isimli albümü sosyal medyada yayınlandı. Aynı zamanda Balıkesir Üniversitesi Müzik Öğretmenliği öğrencisi olan Barış Aksoy, video klipinin izlenme oranının gün geçtikçe arttığını ve Ordu halkından destek beklediğini söyledi.

Klipi aşağıda ki adreslerden izleyebilirsiniz:

Official facebook : www.facebook.com/barisaksoyba Official twitter : www.twitter.com/barisaksoyba Official youtube : www.youtube.com/barisofficial Official soundcloud : www.soundcloud.com/barisaksoy Official instagram : www.instagram.com/barisaksoyba

 

 


Siyasette de Gurbetçi Furyası

BAYRAM AYBASTI

Yıllardır Almanya' da yetişen Türk gençleri Türk takımlarının gözdesi olmuştur.

Yıllardır “Gurbetçi Futbolcu” fruyası futbolumuza damga vurmuştur.

Çünkü onlar Futbol' un beşiğinde altapılarını alıp,tam bir profesyonel olarak işlerini yapmışlardır.

İlk kuşaklar Erdal Keser,İlyas Tüfekci,Mustafa Doğan vb...

Daha sonraları;Tayfun Korkut,Ümit Karan,Ümit Davala vb..

Şu anda da Altıntop kardeşler,Sina Bolat,Gökhan Töre vb...

Görüldüğü üzere hepsi iyi bir alt yapı aldıklarınından oynadıkları Türkiye ligindeki takımlarına ve Türk Milli Takımlarına büyük hizmette vermişlerdir.

Hatta Mesut Özil,İlkay Gündoğan Dünya Şampiyonu Alman Milli takım forması giyerek bizleri en iyi şekilde temsil etmişlerdir.

Daha bir çok burada alt yapılarını alan gençler uzun yıllar Türk futboluna hizmet edip bizleri en iyi şekilde temsil edeceklerdir.

AKP Millet Vekili Aday Adayları

Yakında Türkiye' de Genel seçimler yapılacak.

7 Haziran 2015' de yapılacak seçimlerde Partiler yavaş yavaş aday adaylarını belirliyor.

Burada dikkatimi çeken bir nokta var.

Buda AKP' den aday adayı olan birkaç kişi Almanya-Avusturya kökenli olası.

Tamam olabilir en demokratikj hakları.

Buralarda mal,mülk, para sahibi de olabilirler.

Allah dahada çok versin.

Ancak merak ettiğim acaba yaşadıkları ülkede hangi altyapıyı aldılar?

İş olarak dünyanın dev şirketlerinde mi çalıştılar?

Yaşadıkları ülkede bir siyasi partiye üye olup “Siyasi bir Tecrübe”kazandılarmı?

Eğer bunların hiç biri yok ise bu arkadaşlarımız Ordu ve Ordu' luya ne gibi bir hizmet verecekler?

Kaldı ki gördüğüm kadarı ile zaten AKP içinde aday adayı olan ve bu Gurbetçi arkadaşlarımızdan çok daha donanımlı ve harika bir vizyona sahip şahsiyetler var.

Yani Futbol alt yapısını burada almmış Futbolcu ile Siyasetçi areasında fark var.

Ama karar Ordu' luların !!!

CHP' den Nurcan Karakoyun

Nurcan ablayı tam 30 yıldır tanırım.

Olduğu gibi olup,göründüğü gibi olan biri.

Oda CHP' den Ordu Milletvekili aday aday.

Her yönü le bu işi en laiki ile yapabilecek vizyın ve misyona sahip.

Umarım önce CHP içinde sonrada Ordu' lu hemşehrilerimizden gerekli ilgiyi görür.

Çünkü onun en ilk sıradan aday gösterilmesi CHP içinde bir sınav olacak.

İlk yada ikinci sıradan aday olursa gerçekci olarak şansı olduğunu herkes gibi bende düşünüyorum.

Yeterki o şans ona verilsin.

Her partiye ve her insana; dost,arkadaş abla olarak bir Nurcan Karakoyun gerekli

Çünkü o bir can dostu.

Her zaman başlarının çıkarlarını kendi çıkarlarının üstünde tutmuşdur.

Haydi bakalım hayırlısı !!!

 

 

 

 

 

KASIM KISALARI

            Erol GENÇ

30 mart seçimlerinden bu yana  8 ay geçti.Seçimin  ardından Ordu-Giresun karayolu  Refujlerinde sarı  yelekli  Büyükşehir belediyesi   Park bahçe  elemanları  çalışıyordu.Hala da çalışıyor.Şu aralar  bu ekibe çim biçme   ve  yaprak toplama  ekipleri de eklendi. Büyükşehir belediyesinin  en iyi çalışan  bölümü Fen işleri Daire başkanlığına  bağlı  park ve bahçeler  şube müdürlüğü gibi görünüyor.

Altınordu belediyesi  ise bulduğu her sokağı  deterjanlı  su ile  yıkama işlemine devam  ediyor.Deterjanlı suyun  çevreye zarar verebilme ihtimaline karşı  ‘’Yıkayacaksanız  bari duru su ile yıkayın’’ tavsiyesi de kabul görmeyince Uygulama aynen  devam ediyor.Aslında kentin yollarının çamur olmasını engellemek    çok kolay .Bütün gelişmiş ülkelerde uygulanıyor.Şehir merkezine  girişi olan tüm  yolları  beton yada  asfalt ile kaplıyorsunuz , hem çamur önlenmiş oluyor, hemde  temizlik  maliyeti azalıyor .Ne kadar basit değil mi?

 

Aslında en  büyük sorun otopark sorunu.Özellikle  Ordu merkezde Otopark sıkıntısı had safhada .Bu kadar sıkıntıya  rağmen  Orta caminin yanındaki , eskiden otopark olarak kullanılan  alan neden boş duruyor?Eğer hukuki bir engel yoksa  , Vakıflar bölge müdürlüğü ile görüşülüp burası otopark olarak hizmete devam  edemez mi?

 

Denizdeki her fırtınadan sonra ,kıyıya biriken atıkları  Belediye elemanları ve araçları derleyip toplayıp  tekrar deniz kenarına koyuyor,Koyuyor ki dalgalar alıp tekrar açığa taşısın diye.Oysa o  atıkların içinde bir sürü pet şişe , mavi kapak , alimünyum kutular var.Belediye,Çevre ve şehircilik il müdürlüğü   yada Valilik, kim yetkiliyse,Kıyılardaki temizlik işlerini Ordu’da faaliyet gösteren  geri dönüşümcülere  temizlik karşılığı verse   hem temizlik, hem de ticaret olmaz mı?

 

Büyükşehir belediyesi geçenlerde 752 km.lik asfalt yapım ihalesini gerçekleştirdi.Ordu’nun Toplam köyyolu  ağı 2009 verilerine göre 10600 km.19 ilçemiz var  bunlardan ikisi baba ilçeler, Ünye ve Fatsa,Bir de siyaseti yüksek ilçeler var,Ulubey,Mesudiye,Gölköy,Perşembe,Gülyalı  gibi..19 ilçeye eşit dağıtım yapılsa ilçe başına 40 km.kadar asfalt düşüyor.Haddimi aşmak istemem  ama  Kıdemli bir altyapı mühendisi olarak bendeniz de fikirlerimi söylemek isterim.Asfalt yerine Beton yol yapımına ağırlık verilse çok daha  ucuz ve hızlı  işler yapılabilirdi.Neredeyse her ilçemizde  Hazır  beton tesisi var.Buralardan karşılanacak betonla ham yollarımız hızla  beton yola  dönüştürülebilir.Böylece   ilçelerde  iş bekleyen gençlere  yeni  istihdam alanı açılmış olurdu.



 

ORDU’YU TURİZM KURTARIR

EROL GENÇ

Karadeniz’in en güzel şehirlerinden biridir Ordu.

Sadece tabiat güzelliği değil,Kendine özgü nüfus yapısıyla da çok özeldir.

Türkiyedeki  bütün azınlıklar yaşar Ordu’da  ve  yaşar kardeşçe.

Türkiyedeki bütün siyasi  fikirler yaşar Ordu’da  .

Ordu’nun derdi var.

Ordu’da para yok.

Siz bakmayın gösterişine,Şaasına,Lüks arabalarına,Lüks konutlarına.

Bir gün gelecek Ordu Tıkanacak,Yolun sonuna gelecektir.

Çünkü sadece devletten gelen parayla  geçinen bir şehirdir Ordu.

Teşvikten faydalanarak kurulan birkaç tekstil fabrikası,Birkaç Fındık ürünleri  Entegre fabrikası,Birkaç  otel..Başka ne var..?

Ordu’nun derdini araştırmış devlet büyüklerimiz.

Analiz etmişler.

Bakmışlar ki sanayi yok, Kültür sanat desen potansiyel var ama gelire dönüşmüyor.

Daha doğrusu para etmiyor.

OBKT var ,Ona da hak ettiği değer verilmiyor, yeterli maddi destek yok.

Kuru kuru İltifatlar masrafları karşılamıyor.

Demişler ki, Ordu Kalkınsa kalkınsa Turizmle kalkınır.

İyi Turizm ise, iyi haberleşme, iyi ulaşım,iyi konaklama imkanlarıyla olur.

Bu mantık çerçevesinde Dev yatırımlar hayata geçirilmiş.

Samsun –sarp duble  yolu, Ordu’ya Havalanı.Ki  Devasa bir proje

Deniz Dolgusuyla elde edinilmiş  havaalanı.Dünyadaki örnekleri Bir elin parmaklarını geçmez.İnsanın gurur duymaması mümkün değil.

Ünye Çevre yolu,Ordu çevre yolu,Dereyolu projesi

İnternet altyapısı Avrupa ayarında,

Konaklama olanakları gün geçtikçe artıyor.

Yeni Oteller, moteller art arda açılıyor.

Yayla yolları projesi devam ediyor.

Artık sadece deniz kenarından değil, yayladan yaylaya ,Hopa’dan Samsun’a ulaşan yayla yolları projesi hayat geçirilmek üzere.

Perşembe’ye sakin şehir (Citta slow)  markası alınması bile başlı başına bir olay.

Ordu Boztepe’ye ,Ünye Çakırtepe’ye  belki ileride Fatsa’ya teleferik projeleri.

Bunlar gerçekten güzel projeler .

Peki Turist ne ister?

Bu projelerdeki ayrıntılar hangi Turiste Göre düzenlenmeli?

Avrupalı turiste göre mi? Arap turistlere göre mi?

Turizmi sadece Araplara göre düzenlemek akıllı ülkelerin yapacağı bir uygulama olamaz.

Turizm özgürlüktür. Turizm dinlenmektir, Turizm rahatlamaktır, Turizm  insanlara, kendi  bölgelerinde yaşayamadıklarını, yaşatmaktır.

Turizm yasak koymak değildir.

 Perşembe’yi, Fatsa’yı, Ünye’yi, Gülyalı’yı, Kabadüz’ü,yaylalarımızı  Hem Huzur verici, hemde Fıkır fıkır kaynayan merkezler haline getirmeden.Buraya Turist getiremeyiz.

Turist  kendince özgürlük,kendince rahat  ister.

Bütün komşu ülke insanlarının  Ordu’ya gelmesi teşvik edilmeli.

Kolaylıklar ve avantajlar sağlanmalıdır.


EROL KARAER YAZDI

 

 

 

 

ÇATI ADAYINA  NEDEN OY VERMEDİM?

 

EROL GENÇ

ü  Arkasında milyonlar  olan iki parti liderinin   ,Mısır kültürü ile yetişmiş,El-ehzer üniversitesi mezunu birini  aday gösterdikleri  ve  ‘’Tıpış tıpış  bu adama  oy vereceksiniz’’ diyerek, dayattıkları için oy vermedim.

ü Mustafa Sarıgül ‘ün  Belediye başkanlığı seçimlerinde,’’İktidarla ters düşmeyeyim  ,Ne olur ,Ne olmaz ’’ mantığıyla ‘’Kadir Abi,Kadir Abi’’ demesi gibi,Çatı adayının da aynı mantıkla , ‘’Sayın Başbakan memlekete  Güzel  hizmetler yapmıştır ‘’ dediği için oy vermedim.

ü Selahattin Demirtaş’ın aldığı tepki oylarını   zafer gibi gösterecek ,’’Sahtekar sosyal demokratlar’’ olduğunu bildiğim için,Selahattin Demirtaş’a da oy vermedim.

ü Seçim kaybetmeyi , Kendilerine takılmış Gazi madalyası gibi gören,Yenilgiye ve koltuğa  alışkın sağ ve sol parti liderleri olduğu için oy vermedim.

ü Bir kaset  hikayesi ile,Genel başkan olduğunda;

‘’Bu partiyi demokrasinin kalesi yapacağım.’’

‘’Milletvekillerini de, beni de kayıtlı üyeler ‘’ Seçecek  sözü  verip,

Hala eski yöntemle ‘’Dediğim dedik’’ yöneten genel başkanın  dayattığı aday olduğu için oy vermedim.

ü Her seçim sonrasını fırsat bilip,Pastadan pay kapmaya çalışan,Memlekette kaos çıkarma meraklısı  Paragöz medyayı  bildiğim için oy vermedim.

ü Taşra  medyasında ,CHP’liyim diyen gazete patronlarının  ,Kendi halinde , yazar adaylarının yazılarına bile   sansür uyguladığı için oy  vermedim.

ü Vatandaşın evine oy istemek için  gittiklerinde ,Ayakkabılarını  çıkarmayıp,çantalarında taşıdıkları galoşları giyip eve giren ,Ukala tavırlı, sözde soysal demokrat,Sosyete bozuntusu    bazı kadınlar  CHP’de olduğu için oy vermedim.

ü Partilisinin cenazesine, Cenaze  namazından yarım saat önce, Görüntü olsun diye siyah bantlı çelenk gönderip, Cenaze namazına katılmayan , Tabuta omuz vermeyen,cenaze sahibinin yanında olmayan,sözde solcu   yöneticiler  olduğunu bildiğim için oy vermedim.

ü Solcuyuz,Sosyal demokratız diye politika yapanların,CHP’de üst düzey görev aldığını, lüks villalarda oturduğunu,akşam sofralarının çok zengin ve muhabbetli olduğu için, CHP çatısı içinde yer almaya çalışan,Akıl ve vizyon sahibi  insanların ise  ‘’İflah olmaz  Muhalif’’ muamelesi  gördüğünü ,bildiğim ve yaşadığım   için oy vermedim.

ü Başbakandan  tek farkı  karısının başı açık olan,Adını zor bela söyleyebildiğim, Ekmelettin İhsanoğlu beyefendiye bu sebeplerden dolayı oy vermedim.Kendisiyle herhangi bir husumetim,herhangi bir tanışıklığım yoktur.

Dip not: CHP ve MHP’li  seçmenler ,nasıl bu tuzağa düştüler diye hayıflanıyorum.Keşke  hiç sandığa gitmeselerdi de , Sn.Erdoğan bir zamanlar  başkalarının  seçildiği gibi  % 92  oyla  Cumhurbaşkanı seçilseydi. 

 

LOGO  MESELESİ

 

Erol GENÇ

 

Ordu büyükşehir belediyesi,Seçimden çok kısa bir süre sonra,

Dört  adet logoyu kamuoyunun bilgi  ve beğenisine sundu.

Yeni logomuzu ,

Dört  logo içinden seçmek zorunda kaldık.

Oysa Büyük şehir belediyesi ,  bir yarışma açabilir,

Ortaya konan eserleri,

Halkın beğenisine sunabilirdi.

Biraz geç olurdu belki ama,

Güzel olurdu.

Her neyse,

Oylama yapıldı.

Logolardan biri seçildi.

Akılda kalanlar,

Birtakım renkler içeren bir çember ,

Sağ yada sol üstte bir yaprak.

Hepsi bu kadar.

Daha sonra  yerel basında

Bu logonun internette satılan   hazır logolardan olduğu ,

Yazıldı ,çizildi.

Şimdi logoyu Duraklarda,broşürlerde görüyorum,

Bana  biraz silik geliyor.

Ancak bir gerçeği de göz ardı etmemek lazım.

Seçilen bu logo  hazır tasarımlarlardan  olsa dahi,

Telif hakkı ödendiyse ,

Ordu Büyükşehir Belediyesi  adına tescil edildiyse,

 Ordu halkı da kabul ettiyse ,

Söylenecek bir şey yoktur.

Eski Ordu logosunu hatırlayalım,

Mor-beyaz renkli,

Oksijenin simgesi olan O2 ve  altına kondurulan bir buluttan ibaretti.

Onda da yuvarlak form hakimdi.

Ordu ile olan tek ilişkisi mor-beyaz oluşuydu.

Yaylalar hariç,

Ordu şehri bir oksijen kenti değildi çünkü.

Ordu merkezde ,Kışın hava kirliliği had safhadaydı.

O2 logosu ise ,

İtalya’da faaliyet gösteren bir telekominikasyon şirketinin logosuydu.

Altına bir bulut koydular,

Telif hakkı  ödemekten kurtuldular.

Eski logo hakkındaki  eleştirilerimizi o zamanda yazdık ,

Ama kulak veren olmadı.

Yeni yönetim bizi bu  şaibeli logodan kurtardı.

Umarım yeni logoyu biraz daha geliştirip,

Daha dinamik bir hale getirirler.


ABDULLAH AYDIN YAZDI ;

 

 


SOMA-PERŞEMBE

Erol GENÇ

 

Geçenlerde madende   bir iş kazası oldu ,

Kaza Soma’da oldu.

Sahi ,Soma neredeydi?

Bir çok kişi bilmez.

Ama öğrendik..

Ölüler bize öğretti.

Bu sefer kaybımız çok oldu ya,

Gazeteler  atladılar ,

Yok 100 ölü,

 yok,800 ölü,

Yok  Suriyeli,

Yok çocuk işçiler,

Herkes kendine göre yazıyor çiziyor.

Enerji bakanı ,Yorgun ve üzgün bir yüzle,

bir rakam  telaffuz etti de,

Şimdilik tartışmalar durdu.

Artık  doğru,yanlış.

Ama bir gerçek var..

Ölüler üzerinden siyaset yapmaktan vazgeçmek lazım.

Her gün iş kazası oluyor bu ülkede..

Özellikle inşaatlarda.

Muhalefet Kaza olduğunda değil,

Olmadığında ortaya çıksın.

Örneğin,

Manisa Milletvekili Özgür bey gibi.

Anadolu’da Herhangi bir  iş kazasında,

Gariban öldüğünde  ,

Haber değeri bile yok.

Geçenlerde,

Ordu’da Cumhuriyet mahallesinde bir  işçi,

Çatıdan düştü vefat etti..

Necip Basında kısa bir haber.

Hepsi o kadar.

Olan garibana oluyor.

 

XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX

 

Seçimlerden sonra Perşembe  belediyesi,

Müthiş bir uygulama başlattı.

Efirli’de

Kıyıdaki gecekondu görünümlü yapılar yıkılıyor.

Gerçekten de bu yapılar,

Gecekonduya dönüşmüştü,

Hepsinin sahibi belliydi.

Her yaz başlangıcı,

Mülk sahipleri bakım onarıma başlıyor,

Sonra da yerleşiyorlardı.

Perşembe belediye başkanı

Sn. Kemal BAHTİYAR’ı kutluyorum.

Yalnız, Sn. Başkan’a Bir arzım var,

Yine Efirli’de ,Otel,Motel Ruhsatıyla

Kıyıya toplu villa yapıp

keyif   çatanları unutmayalım.



 

 

 

ORDU’NUN  BAŞKANLARI  …

EROL GENÇ

Sabahları işe giderken ,

Ne kadar toprakla kaplı yer varsa,

 Üzerinde  çalışan insanlar  görüyorum.

Ellerinde,çapalar,kürekler,

Üstlerinde sarı reflektörlü yelekler,

Ellerinde çapalar,kazmalar.

Büyük ihtimalle ,

Bunlar  yeni belediye işçileri.

Çünkü daha önce görmüyordum.

Önde çavuş mu desem,

Patron mu desem şapkalı  bir adam,

O diğerlerine  göre daha  rahat.

Arkasında  10-12  işçi.

İşe gidiyorlar.

Zaman biraz ilerliyor,

İş için  yola  çıkıyorum.

Yine onlar ,

şehrin her yerindeler,

Nerede toprak var onlar orada,

Canla başla çalışıyorlar.

Kimi çiçek dikiyor,

Kimi toprağı çapalıyor,

Kimi suluyor.

Kendilerini kanıtlamaya çalışıyorlar.

Seçim öncesi ve sonrasında,

İşçi alımları konusunda,

Bir haksızlık ,Bir yanlışlık yapıldı.

Tamam.

Şimdi bu insanların  işten çıkarılacağı  iddiaları ,

Gündemde.

Bu insanların elleri yüreklerinde.

Ekmek parası için çalışan,

Bu insanlara bir hak tanıyalım.

Çünkü  Ordu’nun Başkanları ,

Çalışanlarına karşı hep,

‘’Yufka yürekli  ‘’ olmuştur.

En kalb-i duygularımla

Başarılar Diliyorum.

Ağaçlara dikkat !!!(Haberlerde)


Altınordu hızlı geldi !!! Önce ağaçları kestiler sonra Atatürk’ün isminin geçtiği levhayı  söktüler.

 ATATÜRK İSMİ NİYE DOKUNUYOR ? (Haberlerde )

 

 

GEÇ BUNLARI ARKADAŞIM………..

30 Mart seçimleri sona erdi.

Ama ‘’Yenilen pehlivan güreşe doymaz ‘’ misali ,

Gürültü patırtı devam ediyor.

Her seçimde olduğu gibi İktidarda ,muhalefet de  ,

aynı  şarkıyı söylüyor,

 ‘’oylarımız çalındı’’

Fotoğraflar,belgeler,ifadeler ,videolar.

Sosyal medyada ,TV lerde sergileniyor.

Seçim yapıldı mı?

Yapıldı.

Sen sandığın başında mıydın?

Evet.

Sayımda görev aldın mı ?

Evet.

Fotoğraf çektin mi?

Ihh..mıh..

Oyları il yada ilçe  seçim kuruluna  teslim edinceye kadar kadar bekledin mi?

Iıhh,mııhh..

Bu teknoloji çağında Twitterden ,Facebooktan,

Ünlü ,anlı,şanlı sözleri yazmasını biliyorsun da,

Hava olsun diye,Bir ton para verdiğin,

‘’Made in USA’’

Isırılmış elma  marka telefonunla neden bir fotoğraf, video çekemiyorsun.

Şimdi de kendini can havliyle ,

Seçim kurullarına atmışsın,

Oralardan medet umuyorsun.

Geç bunları arkadaşım,

Geç bunları.

 

Erol GENÇ

 

ABDULLAH AYDIN YAZDI ;

 

30 MART SEÇİMLERİ KÖPRÜ MÜ, UÇURUM MU OLACAK?

 

http://ordudegisimgazetesi.tr.gg/Abdullah-Ayd%26%23305%3Bn.htm


 

Düğmeye Şahin basmış!

 

Rıza Sarraf  şirketi için dosyayı eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e bağlı  Mali Suçları Araştırma Kurumunun devreye soktuğu bundan bakanın haberi olduğu ileri sürüldü.

 

Türkiye Büyük Meclisinde gündeme gelen ve görüşülmesi sırasında büyük tartışmaların yaşandığı Fezleke ile ilgili konuşma yapanların arsında bulunan İstanbul  Milletvekili Ali Özgündüz, Rıza Sarraf ile başlayan ilk soruşturmanın eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin tarafından işleme konduğunu belirterek ‘ Önceki içişleri bakanınızı tebrik ediyorum” dedi.

 

Meclis genel kurulunda 20 dakikalık bir konuşma yapan Özgündüz, satır aralarında önemli açıklamalarda bulundu:

 

Özgündüz’ün konuşmasının bir bölümü şöyle:

 

“İstanbul Emniyet Müdürlüğü Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğüne 7 Mayıs 2010'da 6484 sayılı e-postayla bir ihbar yapılıyor, yine Rıza Sarraf'ın sahibi olduğu bu soruşturmada sık sık geçen bir döviz firmasının kara para akladığı iddia ediliyor. Bunlarla ilgili olarak sizin İçişleri Bakanınız, tabii Muammer Güler değil, ondan önceki İçişleri Bakanınız, tebrik ediyorum o Bakanınızı, görevden ayrılan önceki Bakanı… Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı -yani İçişleri Bakanlığına, önceki İçişleri Bakanlığına bağlı bu başkanlık- 6 Haziran 2011 tarih 298907 sayılı yazısı ekinde, Happani Grubu değerlendirme raporunu İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlar Şube Müdürlüğüne gönderiyor arkadaşlar.

 

Burada, yine, bu meşhur, rüşvet dağıtan, "Bakanlara mama dağıtmak gerekir." diyen Rıza Sarraf'ın sahibi olduğu firmaların para aklama işi olduğu, bu suçtan dolayı şüpheli olduğu dolayısıyla bu konunun tetkik edilmesi gerektiği, deniyor. Bütün bunları topluyor İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlar Şube Müdürlüğü, 13/9/2012 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderiyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bu soruşturma dosyasına kaydediyor, 2012/120653 sayılı soruşturma dosyasına kaydediyor, bu soruşturmayla ilgili olarak şüphelilerin iletişiminin tespiti ve teknik takip kararı alınıyor 5. Sulh Ceza Mahkemesinin 17 Eylül 2012 tarih ve 2012/561 sayılı kararıyla. Ve bu iletişimin tespiti sırasında yani Rıza Sarraf ve ekibinin teknik takibi ve izlenmesi sırasında, bakılıyor ki, Rıza Sarraf'ın yanında çalışan İçişleri Bakanı Muammer Güler'in bir yakınının; yine, oğlunun; yine, Zafer Çağlayan'ın oğlunun ve bir kısım bakan çocuklarının, bürokratların, Halk Bankası Genel Müdürünün bu adamla rüşvet ilişkisinin içinde oldukları ve yine, bakanlarınızın da bu rüşvet çarkının içinde olduğu anlaşılıyor. Anlaşıldıktan sonra, İçişleri Bakanının oğlu durumu fark edip de babası Muammer Güler'e bildirince, Muammer Güler, İstihbarat Daire Başkanlığını Mali Suçlar Şube Müdürlüğünü takiple görevlendiriyor. Mali Suçlar Şube Müdürlüğü bu olayı öğrenince "Soruşturmaya müdahale edilir, sekteye uğratılabilir." diyerek 17 Aralık 2013'te operasyon başlatmak zorunda kalıyor. Dolayısıyla komplo moplo, darbe marbe, paralel yapı… Geçin bunları arkadaşlar. Bunların hepsi zırvadır, hepsi hikâyedir; bunlar, kamuoyunu aldatmaya, manipülasyona yönelik sizlerin savunmasıdır ama geçerli bir savunma değildir.

 

ORDUSPOR YÖNETİCİSİNDEN ÇİRKİN YORUM

 

İstanbul ve Amatör Şubelerden Sorumlu Üye Salih Ziya Cörüt Ordu Gözlem internet  sitesinde bir yazıya yaptığı yorumda eski iki bakan  Ertuğrul Günay, İdris Naim Şahin, CHP adayı Seyit Torun’ hakkında yakışıksız ifadeler kullandı. kulandı.   tepki çekti.

 

Orduspor  yöneticisi sıfatını taşıyan bir kişinin yaptığı bu çirkin yorumu kamuoyu ile paylaşıyor. Orduspor Kulübü Başkanı Nedim Türkmen’den ne düşündüğünü merak ettiğimizi de belirtiyoruz. (Yorum olduğu gibi kopyalanmıştır )

 

Salih Ziya CÖRÜT , Salı , 18 Mar 2014 01:25 tarihinde yazdı ;

 

Keskin Sirke Küpüne Zarar verir derler... Elbette yazdığınız yazıdaki söylemlerinize katılmamak mümkün değildir. İnsanlar bazı anlaşmazlıklar neticesi bir yerlerden ayrılabilirler. Ancak bu tür ayrılışın ardından vatandaşın karşısına geçerek kendilerine oy veren kitlelere sırıtmak suretiyle birilerine arka çıkma aymazlığını gösterebiliyor isen, burada durup düşünmek gerekir.... Oysa bu tebessüm sahte gülücükten öteye değildir. Elbette Ülkemizin en önemli bakanlıklarını yapmış olan iki değer verilen şahsiyet, kanımca toplum nezdinde kendilerine güvenenleri mahcup etmişlerdir. Keşke hiç bir şey yapmadan suskun kalsalardı. Kendileri adına daha hayırlı olurdu. Dün Seyit TORUN'a karşı olup, şimdi onun safına geçmek siyaset etiğine yakışmadı.... İnsan omurgalı ve dik olmalıdır. Ordu camiamızın ortak sevdası ve aşkı olan Orduspor'a destek vermeyen bir belediye başkanının yanında olmak, elbette milyonlarca Orduspor gönüllülerini hiçe almak demektir. Bu nedenle Allah taksiratlarını affetsin diyor, siyaseten düştüğü çukurdan çıkacak aklıselime kavuştursun...!

 

 

 

Ordu Üniversitesi 96 Üniversite arasında 77’de

 

Akademik sıralamada sınıfta kaldık  

 

 

 

Ordu Üniversitesi yapılan bir Akademik değerlendirme sonucunda Türkiye’de bulunan 96 üniversite arasında 77 sırada yer aldı.

 

 

 

Kısa adı , URAP -  (University Ranking by Academic Performance) Üniversite Akademik Performans Göre Sıralama olan sıralamada ilk 10’a giren üniversiteler ile son 390 arasında bulunan üniversiteler şöyle sıralandı :

 

1          HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ      

 

2          ORTA DOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ

 

3          İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ         

 

4          İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ

 

5          EGE ÜNİVERSİTESİ

 

6          ANKARA ÜNİVERSİTESİ

 

7          BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ

 

8          GAZİ ÜNİVERSİTESİ       

 

9          GEBZE YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ

 

10        İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ

 

………

 

 

 

70        ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ          

 

71        OSMANİYE KORKUT ATA ÜNİVERSİTESİ

 

72        BİTLİS EREN ÜNİVERSİTESİ

 

73        KARAMANOĞLU MEHMET BEY ÜNİVERSİTESİ

 

74        BARTIN ÜNİVERSİTESİ

 

75        KARA HARP OKULU

 

76        AMASYA ÜNİVERSİTESİ

 

77        ORDU ÜNİVERSİTESİ

 

78        GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ

 

79        GİRESUN ÜNİVERSİTESİ           

 

80        KASTAMONU ÜNİVERSİTESİ

 

81        TUNCELİ ÜNİVERSİTESİ

 

82        ARTVİN ÇORUH ÜNİVERSİTESİ

 

83        HİTİT ÜNİVERSİTESİ

 

84        SİİRT ÜNİVERSİTESİ

 

85        YALOVA ÜNİVERSİTESİ

 

86        HAKKARİ ÜNİVERSİTESİ

 

87        IĞDIR ÜNİVERSİTESİ

 

88        BİLECİK ÜNİVERSİTESİ 

 

89        KIRKLARELİ ÜNİVERSİTESİ

 

90        UŞAK ÜNİVERSİTESİ

 

91        BAYBURT ÜNİVERSİTESİ

 

92        MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ

 

93        KİLİS 7 ARALIK ÜNİVERSİTESİ

 

94        AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ

 

95        ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ

 

96        MARDİN ARTUKLU ÜNİVERSİTESİ

 

URAP Nedir?

 

URAP Araştırma Laboratuvarı 2009 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Enformatik Enstitüsü bünyesinde kurulmuştur. URAP’ın amacı yükseköğretim kurumlarını akademik başarıları doğrultusunda değerlendirebilmek için bilimsel metotlar geliştirmek ve yapılan çalışmaların sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmaktır. URAP’ ın hedefi, çalışmalar sonucunda elde edilen veriler ile üniversitelerin kendi akademik performanslarını diğer üniversitelerle karşılaştırabilmesine ve belirlenen kriterlere göre gelişmeye açık yanlarını fark etmelerine yardımcı olmaktır.

 

Sıralama Nasıl Belirleniyor

 

Sıralamada, YÖK, ÖSYM, Web of Science gibi güvenilir kaynaklardan alınan ve yayın sayısı, kişi başına düşen yayın sayısı, atıf sayısı, kişi başına düşen atıf sayısı, toplam bilimsel doküman sayısı, kişi başına düşen toplam doküman sayısı, doktora öğrenci sayısı, doktora öğrenci oranı, kişi başına düşen öğrenci sayısı gibi bilimsel üretkenliğe dayanan veriler kullanılmaktadır. 


Erol Karaer yazdı

Mezar Taşı

 

http://ordudegisimgazetesi.tr.gg/10-.--k.oe.y--k1-yeni--k2--Erol-Karaer.htm

 BU KAVGA HAYIRLI BİR KAVGADIR…

EROL GENÇ

Türkiye’de olup bitenlerin yüzde biri,

Avrupa’da  herhangi bir  ülkede   olsaydı,

Sorumlular  ve hükümet derhal  istifa eder,

Adalet mekanizması süratle çalışmaya başlardı.

Oysa ,Türkiye garip bir ülke.

İddia edilen  yolsuzlukları ve müdahaleleri,

Ortaya çıkaranlar da,

Yapanlarda,

Başını önüne eğip,

Utançtan kızarmış yüzleriyle,

 Buram ,buram terleyeceklerine,

Tam tersine sesleri daha da  gür çıkıyor.

Hükümet tarafı,

Gerek kendine bağlı medyada,

Gerekse,

Seçim kampanyası çerçevesinde,

Meydan ,meydan dolaşıp,

‘’Bize  darbe teşebbüsü yapıldı!’’

‘’Bunlar Ajan!’’

‘’Bunlar devleti dinlemişler !!’’

 Diye, bağırıyor.

 ‘’Ben sandıkla geldim kardeşim,

Sandıkla giderim, yasa, kanun vız gelir ,başka hiçbir güç  bana sökmez ‘’

Diyor.

Cemaat kanadı ise;

Yargıda ve emniyetteki  adamları vasıtasıyla,

11 yıldır, iddia edilen  yolsuzluğa ,

Göz yummamış, ortak olmamış,

Haince ve sinsice  planlar  tezgahlayarak,

Cumhuriyetin  kurumlarını, değerlerini,

Peygamber ocağı Ordumuzu,

Bu ülkenin yetiştirdiği değerleri,

Darmadağın etmemiş,

Mahpus damlarına attırmamış  gibi,

Ağlıyor ,sızlıyor.

Bu kavga sayesinde

Devleti yönetenler , gerçekleri görmüş,

Dini maske olarak kullanan,

Modern görünümlü,

Amerika  ve İsrail destekli

Şantaj örgütünü yok etme kararı almıştır.

 

Bu kavga sayesinde ,Türk halkı,

Dini siyasete alet edenlerin

Makam ve nüfuz kullanmak suretiyle

Bu milleti nasıl soyduğunu,

Dini ve geleneksel değerlerin,

Nasıl sömürülerek,

Dolara ,euroya çevrildiğini

Görme imkânına kavuşmuştur.

Ama  en tehlikelisi,

Halkın

Serbest kürsüsü olan

İnterneti kısıtlama ve  kapatma çabalarıdır.

12 Eylülde,28 Şubatta,

Ergenekon, balyoz  ve benzer davalarda ,

Silivri’de ,Mamak’ta, Hasdal’da, Diyarbakır’da

Mahpus yatanların,

İnterneti, Bilgisayarımı vardı?

Kibrit kutuları sağ olsun.

Kağıt ,kalem sağ olsun.

Türküler sağ olsun.

Fısıltılar sağ olsun.

 

EROL GENÇ yazdı..

 

TSUNAMİ

 

Aralık 2013  operasyonları, Hükümetin  medyaya müdahalesi ile ilgili ses kayıtları,  

 

Akparti kalesindeki taşları teker teker düşürmeye başladı.

 

Her  düşen taş, kaleyi zayıflatıyor.

 

Başbakan gündemi değiştirmek istiyor ama her konuşmasında Paralel yapıdan söz etmesi, Paralel yapı ile CHP’yi  müttefik gibi göstermesi,Tam tersine  iddiaların gündemde kalmasına sebep oluyor.

 

Üstüne üstlük İnternetle ilgili çıkarılan  yasa ,Büyük tepkiler alıyor.

 

Umarım bu yasayı Cumhurbaşkanı  onaylamaz.

 

Ama olur ya  yasa çıkarsa eğer.

 

               Bu yasağa karşı,mutlaka  bir çözüm bulunacaktır.

 

Tıpkı Çin’de,Kuzey Kore’de, Mısır’da,Libya’da ,Suriye’de olduğu gibi.

 

xxxxxxxxxxxxxxx

 

               Başbakan Erdoğan, Tehlikeli bir cümle sarfetti.

 

               Dedi ki ‘’Rüşvet; Memurla, vatandaş arasındaki  iş bitirmedir’’

 

Yani bakan çocuklarının yada banka müdürünün Memurla işi olmadığını, dolayısıya tonlarca paranın da rüşvet olmadığını söylemek istedi.

 

Peki Nüfuz kullanarak  servet edinmek hangi suç kapsamına giriyor acaba.?

 

xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx

 

Şu aralar medyada muhalefetin karşı atağını da görüyoruz.

 

Yeni yeni Muhalif TV kanalları kuruluyor(+1,Sokak,7/24 ),Yeni gazeteler çıkarılıyor.

 

Ayrıca geçmişte kayıtsız şartsız Hükümeti destekleyen, Zaman gazetesi,Bugün gazetesi,Samanyolu TV,Bugün TV,Kanaltürk TV gibi  Kanallar da hükümetten desteğini çekti.

 

Hatta aleyhte yayınlar yapıyor.

 

Muhalefetin küçük  dalgaları gittikçe büyüyor,Bu dalgalar  şu anda küçük fırtınalara sebep oluyor.

 

Bu küçük fırtınalar, Büyük Fırtınalara, Büyük Fırtınalar  Tsunamiye dönüşüp Akpartiyi  yutar mı ?

 

Bekleyip, göreceğiz.

 

xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx

 

CHP’de Kemal Kılıçdaroğlu cesaretli adımlar atmaya devam ediyor.

 

CHP nin statükocu kanadının  ezberlerini bozuyor.

 

Mustafa Sarıgül’ün siyaset anlayışı yavaş yavaş partiye yerleşiyor.

 

Halkın içinde ,halk gibi düşünen ,halk gibi yaşayan bir  CHP oluşturulmaya çalışılıyor.

 

İstanbul’da ilçe belediye başkan adaylarını Sarıgül’le birlikte belirliyor.

 

Sarıgül’ün siyasi felsefesi CHP’de etkinlik kazanıyor.

 

Hemşehrimiz  Murat Hazinedar da bu etkinliklerin bir sonucu.

 

Sn.Hazinedar’ın   Beşiktaş belediye başkan adayı olması ,geçmişte onunla Siyaset yapma şansına sahip olan  Bizleri ayrıca gururlandırdı.

 

Sn. Hazinedar’ın  Dinamizmi , siyasi becerisi ve temiz geçmişi , CHP ‘ye İstanbul’da  güç katacaktır.

 

 

 

 

 

xxxxxxxxxxxxxxxxxx

 

Ordu’da siyaset tam gaz.

 

Bütün adaylar zamana karşı yarışıyor.

 

Özellikle Büyükşehir  adayları ,

 

Akparti adayı Enver Yılmaz  ve CHP adayı Seyit Torun  çalışmalarına, aralıksız  devam ediyor.

 

Seyit Torun İlçe ,İlçe, Belde ,belde  dolaşıyor.

 

Gördüğümüz  kadarıyla Halk Seyit Torun’a  ilgi, sevgi ve saygı gösteriyor.

 

Bu ilgi ve sevginin  oya dönüşmesi, Sn. Seyit Torun’a  Ordu Büyükşehir belediye başkanlığının yolunu açacaktır.

 

xxxxxxxxxxxxxxxxxx

 

Sosyal medya artık çok önemli bir propaganda aracı.

 

Sosyal medyada, Özellikle facebook platformunda,   Akparti taraftarlarının oldukça iyi bir şekilde örgütlendiği gözleniyor.

 

Buna karşılık CHP gençliğini  sosyal medyada  yeterince  göremiyoruz.

 

Bu nedenle CHP gençliğinin  Özellikle Facebook ve Twitter   gibi sosyal medya  programlarında daha aktif olması gerekiyor.

 

xxxxxxxxxxxxxxxxxx

 

Ordu’nun En büyük ve en faydalı yatırımlarından biri olan Durugöl’deki  Atıksu Arıtma Tesisi bitme aşamasına geldi.

 

Medyada fazla yer bulmuyor ama oldukça önemli bir yatırım.

 

Bu projede Yüklenici firma adına görev alan bir mühendis olarak,

 

Ordu belediyesinin Su ve kanalizasyon  Müdürlüğü elemanlarıyla  gurur duyduğumu yazmak istiyorum.

 

Başta Başkan Seyit Torun ve   Birim Müdürü Okan Karadağ Olmak üzere ,Tüm personel  elinden geleni yapıyor.

 

Müteahhit  Firma yetkilileri, Şimdiye kadar Türkiye’de  ve yurtdışında yüzlerce arıtma tesisi bitirdiklerini,

 

Ordu  belediyesi teknik elemanları kadar düzgün, işine sahip çıkan  bir  Belediye kadrosuyla karşılaşmadıklarını her fırsatta  söylüyorlar.

 

Bende bu kadroyu kutluyorum.

 

 

 
Erol Genç yazdı…

 

UCUBE

Hükümet,Toplu açılış maskesi altında,

Mitingler düzenliyor.

Mitingler kalabalık.

Beyaz çarşaf !!  giyen, 

5,6  kabadayı kılıklı adam,

 ‘’Canım sana feda olsun’’

Feryatları.

Kadınlar çoğunlukta.

Erkekler  sağda solda  vakit öldürürken,

Bari,Aldığımızı  hak edelim diyerek,

Kadınlarını,kızlarını  miting alanına göndermişler.

Hükümet  bindirilmiş  kıtaları,  gördükçe

Coşuyor,Coştukça ,memurlarla oynuyor.

Polis müdürleri,

Savcılar,hakimler,

Bürokratlar

Hallaç pamuğu misali,

Bir o yana bir bu yana.

 tayin,sürgün  gırla gidiyor.

Türkiye cumhuriyeti devleti,

Suriye istikametine,

Kim olduğu, ne olduğu bilinmeyen gruplara,

Tırlar dolusu silah  ve mühimmat gönderiyor.

Savcıya ihbar yapılıyor,

Savcı görevi gereği arama yaptırıyor,

Hayda…Savcının başı dertte.

Bunlar neden oldu biliyor musunuz?

Laik devlet ve Cumhuriyeti yok etmek isteyen,

Frenkeştayn’lar

Devletin  genetiği ile oynayınca.

Ortaya bir ucube çıktı.

Bu ucube ,yaratanlarını imha edecek.

Başkan  Seçim startını verdi.

Seyit Torun ilçe, ilçe,

Belde ,belde geziyor.

Ama yanındaki Ekibe  bakıyorum.

Sanki parti desteği yok gibi.

Eğer parti desteği varda ,katılım yoksa,

O zaman partinin desteği yok.

Katılanlar ise bir tuhaf,

Donuk,Mağrur,

Yüksekten bakan yüzler.


 

 SARIGÜL İSTANBUL ADAYI……….

 

Ordu Hayat gazetesinde yayınlanan 15 kasım tarihli yazım ,

Hayata geçti.

CHP ve Kılıçdaroğlu ,

Tarihe geçecek adımlar attı.

Sn. Mustafa Sarıgül  İstanbul büyükşehir belediye başkan adayı.

Büyük bir ihtimalle de belediye başkanı.

Sn. Sarıgül 21. Yüzyılın Fatih Sultan Mehmet’i olacak.

Hayırlı olsun.

Mansur Yavaş Ankara Adayı.

Melih Gökçek’in dizleri titriyor ,

Bundan eminim.

Geçen seçimde karşısına çıkan,

Turgut Altınok hakkında kaset yayınlayıp,

Aday olmasını engelledi.

Mansur Yavaş için böyle bir olanağı da yok.

Artık  O’nun da sonu geldi,

Bu dünyada her şeyin ve herkesin bir sonu vardır.

--------------------------------------------------------------------------

Ordu’da  Büyükşehir belediye başkan adayı Seyit Torun.

Bunu biliyor ve bekliyorduk.

Ama Merkez İlçe (Altınordu) Belediye başkan adayı açıklanmadı.

Bu bana yanlış geliyor.

İkisi de Aynı anda açıklanmalıydı.

Artık yenilik zamanı,

Eski solcuların yaptığını yapmak yok,

Eleştirmek,kızmak,sağda solda  konuşmak yok.

Halkın içine karışma zamanı.

Onlar gibi düşünmek,

Onların,sevincine, kederine ortak olma zamanı.

Artık çalışma zamanı.

-------------------------------------------------------------------------

Türkiye tarihinin en büyük  Yolsuzluk ve Rüşvet  skandalını yaşıyor.

Bakanlar , oğulları ,

Milletvekilleri,belediye başkanları.

AKPartili bir sürü insan işin içinde.

Cumhurbaşkanı izliyor,

Başbakan izliyor,

Cumhur izliyor.

Kendilerine o kadar güveniyorlar ki,

Allahtan,Kuldan,yasadan korku filan yok.

Rüşvetin,avantanın sınırı yok.

Milyon dolarlar,milyon eurolar.

Deste ,deste.Ortalıklarda.

İnanılır gibi değil.

Bir umursamazlık,bir aymazlık.

Sorma gitsin.

Geçmiş yıllarda medyada,

Ne zaman yolsuzluk haberleri gündeme getirilse,

Vatandaş ilgiyle takip ederdi.

Hatta savcılıklar,haberleri İhbar sayıp.

Resen soruşturma başlatırdı.

Oysa şimdi;

Halk  rüşveti ,yolsuzluğu ,o kadar kanıksamış ki,

Bu tür  haberler  yayınlandığında,

TV kanalını değiştiriyor.

Operasyonu yapanlar görevden alınıyor.

Başbakan seçim gezilerinde  kükrüyor,

‘’İnlerine gireceğiz!’’

‘’Bize uzanan elleri kıracağız!’’

‘’Herkes haddini bilecek’’

‘’Benim halkım beni size yedirmez’’

‘’beraber yürüdük biz bu yollarda’’

Cumhur alkışlıyor.

Ne diyebilirim ki.

Şapka çıkartıyorum…………..

                                                 Erol GENÇ

 

 

 

 

Erol Genç yazdı…

 

 

SEÇİME AZ BİR SÜRE KALDI

AKParti 10 Kasım 2013 Tarihinde  temayül yoklaması yaptı.

Kulislere göre

Sandıktan kimin çıkacağı az çok belli.

Ama kim açıklanır o belli değil.

Kim çıkarsa çıksın,

Ordu belediye başkanlığı görevini  yürüten,

CHP adayı Seyit Torun daha  şanslı.

Çünkü bütün engellemelere rağmen,

Ordu’ya hatırı sayılır yatırımlar yapmayı başardı.

Teleferik, Atıksu arıtma tesisi,

Ordu halkını  kuyu suyundan kurtaracak ,maliyetleri düşürecek İçmesuyu inşaatı.

İçmesuyu arıtma tesisi.

Çevre ve sahil düzenlemeleri,

Kanalizasyon ve içmesuyu hatlarının yenilenmesi .

Belediye binası,

Sayamadığımız bir çok yatırım.

Maliyetleri toplarsanız bol sıfırlı  bir rakam ortaya çıkar.

Ordu halkı nankör değildir.

Bu arada eski hatalar tekrar edilmemeli tabii.

 

Mustafa Sarıgül artık CHP saflarında.

Epeyce uzun süren bir mücadele sonucunda Sarıgül Kendini CHP’ye kabul ettirdi.

Bundan sonra ne olacak?

Sarıgül  İstanbul büyük şehir belediye  başkanlığı için,

Bir temayül yoklaması  riskine asla girmeyecektir.

Hatta bunu kendine hakaret telakki ederek hiç aday olmayabilir de.

CHP bu riski göze alabilir mi?

Bir tarafta  Mustafa Sarıgül’ün alabileceği İstanbul büyükşehir belediye başkanlığı,

Diğer tarafta Gürsel Tekin’in  belki  başabaş  mücadele  edebileceği ,

Ancak  kaybedeceği kesin olan bir seçim.

Aklın yolu bir,

CHP’nin İstanbul büyükşehir belediye başkan adayı Mustafa Sarıgül olmalıdır.

Gürsel Tekin’in  gönlü hoş olsun diye,

Temayül yoklaması gibi saçma sapan bir uygulama  yapılmamalıdır.

Artık bu konuda son kararı   Kılıçdaroğlu verecek.

Bu arada Ankara’daki Sarıgül çıkartmasıyla ilgili,

Birkaç cümle,

10 otobüs kaldıracağız diyenler  bir otobüsü zor bela doldurabildi.

Artık siyasetin film tarafını bırakıp,

Bilim tarafına  geçmek zamanıdır.




SARIGÜL YİNE GÜNDEMDE

 

 

 

Son zamanlarda Mustafa  Sarıgül’den sıkça bahsediliyor.

Şu aralar, Anadolu’yu geziyor,

Kah orta Anadolu,kah Karadeniz ,kah güneydoğu,

Geziyle ilgili fotoğraflara baktığımızda,

Sarıgül’e olan İlginin devam ettiği bariz bir şekilde  görülüyor.

Sadece Mustafa Sarıgül değil,

Çok sık olmasa da Oğul  Emir Sarıgül de gündemde ,

Galatasaray maçlarında,şeref tribününde,

Lig TV kameramanı sık sık onu zoomluyor.

Bu kadar genç yaşta,

Galatasaray gibi   bir kulubün yönetiminde yer almak büyük başarı,

Tebrik etmek lazım.

2014 Yerel seçimlerinde,

Babayı ,’’İstanbul Büyükşehir’’

Oğulu da ‘’Şişli’’

Belediye başkan adayı olarak görürsek şaşmayalım.

xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx

CHP ile sarıgül arasındaki adı konulmamış gerginlik devam ediyor.

CHP’ye gelecek,yok gelmeyecek,tarzı haberler servis ediliyor,

Önce olumlu haberler devreye alınıyor,

Bu haberler Sosyal medyada hızla  yayına sokuluyor,

Daha sonra Ulusal medyada yayınlanıyor,

Partililer,

Acaba yeni bir gelişme mi var.?

diye  bekleşirken,

Ya kendi kafalarından,

Ya da yönetimden verilen talimatla

Bir iki  CHP’li yönetici,

Aleyhte beyanlar patlatıyor,

Derken,

Aradan bir-iki gün geçiyor,

Sarıgül ,haberi yalanlıyor,

‘’Ben tek başına karar veremem, arkadaşlarım neredeyse ,

Ben oradayım’’

Diyor.

Ve her şey yeniden başlıyor..

                                                Erol GENÇ

 


ORDUSPOR BASKET TAKIMI VE İSTANBUL ÜZERİNE SÜPER BİR YAZI

Av. ATİLLA ÖNAL

İnsanlık bütünün bir parçası olmak fertlerin genelini tatmin etmez. Büyük bölümü bu bütün içinde kendi özel yerini bilmek ister. Bir ailenin ferdi, bir şehrin insanı, bir milletin mensubu olduğu takdirde şahsiyetini bulur. Doğduğu ya da yaşadığı şehrin kimliği hatta tuttuğu spor kulübü ona şahsiyet kazandırmaya yardım eder.

Bir şehir sadece köyden daha büyük olarak insan kalabalıklarını bünyesinde barındıran binalar yığını mıdır? Bir şehir sadece bugünkü yüzüyle bir şehir midir? Bazıları yüzlerce, bazıları binlerce yıllık bir geçmişe sahip olan şehirlerin tarihsel kimliklerinin geleceğe dair ipotekleri, sınırlılıkları ve açılımları yok mudur? 

Yaşadığımız şehirlerin kendilerine has kimlikleri, kişilikleri ve ruhu vardır. Mimarileri, kültürleri, tarihleri şehirlere kişilik, ruh kazandırır. Bunları o toprakların üzerinde yaşayan insanlar gerçekleştirir. İnsan şehri kurar, şehirde insanı etkiler, geliştirir. Bu etkileşim kültür ve medeniyete dönüşür. Zamanla şehir ve insan birbirine sarmalanarak kimlik olur. Şehirleri birbirlerinden farklı kılan; mimarileri, tarihi, kültürü ve şehrin kadim insanlardır. Ne hazindir ki asil şehirler, kimliğini, kişiliğini, ruhunu hızla kaybediyor.

Şehir aidiyeti ve kimliğinin yerleşmesinde nelerin etkin olduğuna konusunda çok şey yazılabilir.

Bu ülkenin her köşesinde doğan kendi şehir kimliğiyle gurur duyar. Olması gereken de budur. Ancak, kendi şehirlerinde veya büyük şehirlerde yaşayanların büyük çoğunluğu bir paradoks yaşayarak kendi şehir takımlarından ziyade İstanbul kulüplerini desteklerler. 

Desenize şimdi bizde uzaktan bir İstanbul kulübünü destekleyeceğiz. Yönetici olmanın zorluklarını gayet iyi bilen birisi olarak bir kulüp yönetimi oldukça zordur. Ama yöneticiler hep hesaplarını iyi yapmak ve öngörüleri ile geleceğe hazır olmak zorundadırlar. Bu olmadığı takdirde şimdi almış olunan karar gibi hatalara düşülebilir. Siz eğer böyle bir kararı ekonomik nedenlere dayandırırsanız toplum sizin önceki kararlarınızı sorgulamaya başlar. Acaba futbol kulübünde şu oyuncu hatalı olarak alınmasaydı da şu kadar zarar edilmeseydi Basketbol şubesinin masrafların karşılanabilir miydi? gibi..sorular ortaya çıkarken hangi oyuncuda ne kadar zarar edildiğinin hesapları havada uçuşur. Öte yandan ekonomik nedenlerle aldığınız bu karar acaba Futbol Şubesi içinde düşünülemez miydi? önerisi cevaplandırılması gereken bir soru olarak önünüze konulabilir.

Spor kulüpleri şahıslar için değildir. Şehir içindir. Kısa da olsa süper ligi macerasının şehre getirdiği hava ortada iken böyle bir kararın savunulası yanı kalmamakta olup diğer yandan İstanbul’da acaba sporcular için daha mı az kira ödeneceği sorularının cevapları merak edilmektedir. Sadece birkaç tane İstanbul takımının mücadele edeceği dikkat alındığında da deplasmandan da beklendiği kadar tasarruf edilmesi söz konusu olmayacaktır. Aslında bu kararın açıklanması diğer Anadolu kulüplerinin de durumlarını yeniden değerlendirmesine sebep olabilir. Belki de böylelikle TKBL’ nin tüm maçları İstanbul’da oynanabilir.

Diyorsunuz ki” İstediğimiz yabancı oyuncuların İstanbul'da yaşamaya ve oynamaya duyacağı iştahı da transfer avantajımız olarak değerlendirmek istiyoruz” . Bu bir yönetim mantığı ise Trabzonspor yöneticilerin aynı sıkıntıyı görerek yeni transferi Malouda ‘yı İstanbul’da kalması ve antrenmanlarını İstanbul’da yapması sadece maçlar için Trabzon’a gelmesi kaydıyla transfer etmiş olabileceği endişesi içimize yer ediyor.
Bence bu manada transfer edeceğiniz oyuncuların bulunduğu ülkenin ligine takımı transfer ederek daha da avantajlı konuma geçebilmek mümkündür.

Velhasıl çoğu çekincelerinizi anlamakla birlikte çözüm bulma noktasında olan kişiler olarak verdiğiniz kararı kabul etmek mümkün değil. Bizim için İstanbul’da mücadele edecek Orduspor içimizde hiçbir heyecan yaratmayacaktır. Sizlere en azından tavsiyem İstanbul’da mücadele edecek takımın isminden Ordu kısmını çıkarmanız olacaktır. Ülkemizde yöneticiliğin zorluklarını bilen biri olarak bundan sonraki gerek yaşamınızda gerekse yöneticilik hayatınızda başarılar dilerim. Saygılarımla.

 

 
  Sitemizi 205543 ziyaretçi (451943 klik) tıkladı copyriht 2009  
 
YOKSULLUĞA VE YOLSUZLUĞA KARŞI ÇEVRECİ HAFTALIK BAĞIMSIZ GAZETE Ulaşım adresi: Kazım Karabekir Cad. Orhan Turnalı iş merkezi No:18/1 ORDU Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol